@erolkaranet'te Aradığınız Kelime veya Konuyu Buraya yazınız!

Banner


erolkaranet

Mekkede, Diri Diri Toprağa Gömülenlerin Mezarlığı




Mekke’deki Şeria Mezarlığı, İslam peygamberi Hazreti Muhammed salli aleyhi ve sellem efendimizin Müslümanlığı tebliğ etmesinden önce ve İslam'ın tamamen yerleştiği döneme kadar olan süreçte, cehaletin, dinden çıkmanın , şaşırmanın, yoldan çıkmanın, kafirliğin, putçuluğun, dinsizliğin, düşücesizliğin, geçim sıkıntısından ya da malların kız çocuğuna kalıp heder olmasını istemeyenlerin zihniyeti ile canlı canlı toprağa gömülen bebeklikten çocukluk çağına çeşitli yaşlardaki ilk kız çocuklarının ya da bazen ilk erkek evladın gömüldüğü mezarlık..
Mescid-i Haram'ın güneybatısında yer almaktadır.

Cahiliye mezarlığı ya da utanç mezarlığı... Şeriya, Al Şabeka, ya da Şeraye mezarlığı, bir yüz karası vesika gibi Mekke'nin orta yerinde, yol kenarında bulunmaktadır. Çevresi bugünelrde şantiye alanı gibi olan mezarlık, giderek daralarak küçük bir yer halini almış durumda. Hemen yanında onbinlerce Arabistanlı ile birlikte, hacca ya da umreye gelenlerin gelip geçtiği yol üzerinde. Bir çok umrecinin habersiz olduğu, fark edemediği mezarlık sadece kız çocuklarının gömüldüğü yer değil, ilk Müslüman şehide Sümeyye Bint Hayyat (Allah Ondan Razı olsun) de aralarında bulunduğu Allah'a c.c inandıkları için katledilen Müslümanlar da burada istirahat etmektedirler. Gün geldiğinde Allah c.c kafirlerden öldürülen Müslümanların ve günahsız olarak, sadece Mevude denilen diri diri gömülen ya da vahşice öldürülen çocukların intikamını mutlaka alacaktır.


Yeri gelmişken Sümeyye Bint Hayyat (Allah Ondan Razı olsun)'dan bahsedelim. Allah-u Teala takva sahibi Müslümanların şefaatlerine nail eylesin. Amin
Sümeyye Bint Hayyat, Muhammed Hamidullah'a göre Türk kökenlidir. İran Kisrası Nuşirevan tarafından kendisine ziyarete gelen Yemen Meliki Ebu'l Hayr'a cariye olarak hediye edilir. Ebu'l Hayr, Yemen'e dönerken Taif'e uğradığında hastalanınca, El-Haris bin Kalade isimli ünlü bir hekim tarafından tedavi edilir. Keşker'li Sümeyye'yi bu doktora cariye olarak hediye ettiği rivayet edilir. Haris de kölesi Mesruh ile evlendirir.

Taif'e getirildiğinde Bâmıh (yani Pamuk) olan adı Sümeyye şeklinde değiştirilir. Birçok evlilik yaptı. Son eşi olan Yasir'den, Ammar bin Yasir isimli oğlu oldu. Oğlu aracılığıyla İslam'ı kabul etti.
Sümeyye, Ebû Cehil’in amcası Ebû Huzeyfe b. Mugīre’nin kölesi oldu. Sümeyye’nin son kocası kendisi gibi ilk müslümanlardan olan Yâsir bin Âmir oldu.. Bu ikisinden de yine ilk Müslümanlardan Ammar doğmuştur. Ayrıca Sümeyye ve Ammâr Mekke’de Müslümanlığını açıkça ilân eden ilk yedi kişi arasında zikredilmektedir.

 

Ebû Huzeyfe, Sümeyye’yi yeğeni Ebû Cehil’e verdi ve böylece Sümeyye Ebû Cehil’in kölesi oldu. Yâsir ve Ammâr da Ebû Cehil’in sülâlesinin emri altında bulunduğundan hakarete uğruyor ve işkenceye mâruz kalıyorlardı. Bir gün Mekke’deki Ebtah bölgesinde kızgın güneşin altında işkence gördükleri sırada Resûlullah onların yanına gelerek, “Ey Yâsir ailesi, dayanın! Müjdeler olsun ki yeriniz elbette cennettir” demiş (Hâkim, III, 388), onlar da bu müjdenin sevinciyle zulümlere sabretmişlerdi. Sümeyye yaşlı olmasına rağmen işkenceler karşısında direndi ve müşriklerin isteklerini kabul etmedi. Ebû Cehil fiziksel işkence yanında kendisine hakaret etti. İman etmesinin sebebinin başka şeyler olduğunu söyleyerek namusuna dil uzattı ve sonunda onu edep yerinden mızraklayarak şehid etti. Böylece Sümeyye İslâm tarihinde şehitlik mertebesine erişen ilk kadın Müslüman oldu (İbn Ebû Şeybe, VIII, 42).

Bir rivayette de, Hz.Yasir'in (Allah ondan razı olsun) uzun süreli işkenceden öldüğünü söylerken, bir rivayette de karısının gözünün önünde öldürüldüğünü görünce adeta çılgına döndüğünü, çığlık atarak, bağırıp çağırmaya ve bağlı olduğu direkten kurtulmak için kıvranmaya başladığını söyler. Ebu Cehil onun bu şekilde davranmasına öfkelenerek, Yasir'i (rah) yere atar ve onu da öldürülene kadar tekmeler. Yasir de bu tekmeler sonunda şehit olur.


Hz. Peygamber, Sümeyye’nin yiğitliğini unutmamış, Ebû Cehil, Bedir Gazvesi’nde öldürülünce Ammâr b. Yâsir’e, “Allah anneni öldürenin hakkından geldi” demiş (İbn Hacer, IV, 335), Ammâr’ın da ileride şehid olacağını haber verirken ona, “Sümeyye’nin oğlu” diye hitap etmiştir (Müslim, “Fiten”, 70, 71). Yâsir, Sümeyye’den hemen sonra işkenceyle, oğlu Ammâr da Sıffîn Savaşı’nda şehid olmuştur. Yâsir’in Sümeyye’den önce şehid edildiği de nakledilmektedir (Belâzürî, I, 160). (TDV İslam Ansiklopedisi / Vikipedia / erolkaranet)

Derleme @erolkaranet





Hukuk, Yaşam, Din, Sağlık, Magazin, Turizm

Yorum Gönder

0 Yorumlar
*Asılsız yorum yapmayınız. Mesajlar Yönetici tarafından denetleniyor.