@erolkaranet'te Aradığınız Kelime veya Konuyu Buraya yazınız!

erolkarasiteleri

                                                                                                   "

Banner

Konut Kiralarına Sınırlama Anayasaya Aykırı




Akparti hükümeti 2022 yılında Borçlar Kanununda değişiklik yaparak ilave ettiği bir kararlar 1 Temmuz 2023 tarihine kadar konut kiralarına %25 sınırı getirdi.
Getirdiği bu sınırlama 2022 yılı Haziran ayı öncesinde yapılan sözleşmelere ait olması.
Yasa çıktıktan sonra yapılan sözleşmelerde bu kural nedense geçerli değil.
Hal böyle olunca %123'lere varan kamu vergi zammına rağmen , son enflasyon artışı öncesi sözleşme yapan ev sahiplerinin aldıkları kiralar kuşa döndü.
İşyeri sahiplerine yansımayan, ancak aldıkları kira ile başka yerde kirada ödemesi yapanlarla, kira ile geçinene garip gurabayı zor durumda bıraktı.
Her ne kadar "1 yıldan bir şey olmaz" diyen ev sahipleri kıt kanaat geçinmeye çalışsa da Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, "Olağanüstü dönemlerdeki şartlarla ilgili aldığınız kararları olağan dönemlerde yapmayacaksınız. Geçen yıl kiracılarımızı rahatlatmak için konutlarda yüzde 25'lik sınır getirmiştik, Temmuz ayında bitiyor. Ondan sonra serbest piyasa çerçevesinde kendi aralarında anlaşacaklar. Bu geçici bir süreçti, 1 yıllıktı". demişti. Demişti ama, hemen ardından kirada yüzde 25 artış sınırının süresine ilişkin Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum'un, kira artışlarını yüzde 25 ile sınırlayan düzenlemenin uzatılacağını açıklaması yasaya bağlı olan ev sahiplerinin heveslerini tüketmeye yetmişti.
Bir bakanın uzatılmayacak, diğer iki bakanın uzatılacak söylemleri üzerine ev sahipleri şimdi Temmuz ayını beklemekte.
Oysa Anayasa'nın mülkiyet hakkı kuralına göre konut kiralarına devletin müdahil hakkı yasal değil.
Her ne kadar ev sahipleri bakımından adil olmayan sonuçlara sebep olan bu değişiklik, kira artışına yüzde 25’lik artış sınırı getiren bu kanunun, Anayasa’ya aykırı olduğu kesin olsa da nedense ne Barolardan ne de Savcılardan bir girişim olmadı.
Hukuk çevreleri, bu yasal olmayan kanun için Anayasa Mahkemesi’ne başvurulması ve mahkemenin de kanunun iptaline karar vermesi sonucuna ulaşılacağı yönünde tahminlerde bulunması öne sürülse de elini taşına altına koyan bir hukukçunun olmayışı, hukukun sessizliği şaşırtıcı..
İşin özünde, vatandaşına barınma imkanı sunması gereken Devlet'in kendisine ait olmayan mülkiyet üzerine yasaklamalar getirmesi anlaşılır gibi olmadığı gibi, el malıyla hovardalık yapan insana benzemektedir. Getirilen düzenleme evi olanın evi olmayana "ben yemedim , ben oturmadım sen otur, sen faydalan" şeklinde, istemediği halde devlet gücü kullanılarak ev sahiplerinin mülkiyet hakkı ihlaline sebep olmuştur.
Net olarak, Anayasa da "Mülkiyetin korunması" başlığı altında "Her gerçek ya da tüzel kişi, mülkiyetinden/malvarlığından müdahale edilmeksizin yararlanma hakkına sahiptir. Hiç kimse, kamu yararı uyarınca ve yasanın ve uluslararası hukuk genel ilkelerinin öngördüğü koşullara tabi olarak mülkiyetinden yoksun bırakılması hali hariç, mülkiyetinden yoksun bırakılmayacaktır." dese de "güç bende " deyip adaletsiz alınan kararlarla vatandaşına zul etmesi adil devlet anlayışına sığmamaktadır.. Neticede barınmak, geçimini sağlamak üzere ev yapmış birinden belirli dönemlerde emlak vergisi, kira vergisi vs alıyorsan bunun dışında evden dilediğince kullanma hakkına, gelir gelmesine engel olunması devletin "adil "olma şartına da ihanettir.
Bakanların birbirinden çelişkili ifadeleri üzerine korkulu rüya görmeye başlayan konut sahipleri, fahiş tutarlara ulaşılan işyeri kiralarına neden müdahale edilemediğini merak ediyor.
Bunun yanı sıra enflasyonu önleme tedbiri olarak alındığı bu karar sonrası enflasyon oranının kat be kat yükseklerde seyretmesi tutarsızlık ve bilinçsizliğin diğer bir örneğidir. Enflasyonu ev sahipleri mi artırdı ki onlar cezalandırılıyor. 
Devlet, tüm fiyatları frenleyecek ki daha sonra bireyin gelirlerine müdahale etme şansına sahip olsun. Piyasanın deprem geçirmiş haldeki uçuk fiyatlarına rağmen komik kalan konut kiralarının dengesizliği hiç kimse kusura bakmasın ama ev sahibi ile kiracıyı birbirine düşman edecektir.

 
Zaten evini açan, evini kiraya veren ev sahiplerini ezelden düşman belleyen, çıkarken en olmadık zararları veren, düşmanın yapmayacağı zorbalığı ev sahibinin malına yaparak giden kiracıların zararını ödeyecek merci dahi yok.
Bu arada, sık sık oy kaygısıyla "kiracıları kollayacağız", "kiracıları kimse çıkartamaz" diye cahilce beyanları, milletin seçtiği vekillerin basiretsizliğinde ortaya koymaktadır.
Ev sahiplerini düşman göstermek çirkinliğin ta kendisidir. 
Cehaletin ta kendisidir.
Vurdumduymazlığın, adaletsizliğin, "tavşan kaç tazı tut" deyiminin vuku bulmuş halidir.
Devlet, kendisini toparlamalı, hak terazisine göre davranmalıdır.
Kiracı ve ev sahibi düşman gösterilmemelidir. Ev sahiplerini kiracılardan öcü görmüş gibi kaçmasına sebep olunmamalıdır. Eğer bu yanlış kararlar, kanunlar yürürse hiç kimse evini kiraya vermez.
Kiracıyla uğraşmaz. Nasıl olsa kazanamıyorum, olmasın, der evini kapatır.
Son olarak, eğer kanuna ek olarak getirilen %25 sınırı uzatılırsa önümüzdeki temmuz ayından sonra kopacak kıyametin tek müsebbibi devlet olacaktır.
Devleti temsil eden milletvekilleri olacaktır.

@erolkaranet
#Yargı, #Magazin, #Hastalık, #Gezi, #Dini, #Kamuda

Yorum Gönder

0 Yorumlar
*Asılsız yorum yapmayınız. Mesajlar Yönetici tarafından denetleniyor.