@erolkaranet'te Aradığınız Kelime veya Konuyu Buraya yazınız!

Reklam


İstanbulun Ortasına Kilise Dikmek..




Ayasofya'nın ibadeti açılması batııyı, batı uşaklarını ve Bizans sevdalılarını şok etmesi dün konuşulduğu gibi, bugün, bugün konuşulduğu gibi yarında devam edecek. Her ne kadar içimizdeki bizans sevdalıları Ayasofya'yı eski haline getirmek için sinsi planlarına devam etse de Allah cc. onlara fırsat vermesin diyoruz.
10 yıldır mülteci istilasına uğrayan ülkemizde Suriyelilerin mesken sahibi olmasını sürekli gündeme taşıyanlar Fener semtindeki Patrikhane'nin semti küçük Vatikan yapma yolundaki sinsi eylemlerini görmezlikten gelmektedirler. Bununla birlikte sözde Unesco desteğiyle sürdürülen sur içi İstanbul'da yer alan kiliselerin de yenilenme işlemleri Akpartili Belediye Başkanlarının da anlaşılmaz gayretleriyle de sürmektedir.

Ancak asıl tehlike, bir zamanlar Beylikdüzü ilçesinde Türk milletinin azılı düşmanı olan Makarios'un heykelini diken CHP'li belediye başkanı, Rum sevdalısı İstanbul Büyükşehir Belediyesinin günümüz başkanı Ekrem İmamoğlu'nun gayretleriyle Saraçhane'de yüzyıllardır atıl halde olan, sadece bir park havasında bulunan Saraçhane'de kilisenin yapım gayreti kimseyi nedense rahatsız etmemektedir.


Evet, ilk kez 1965 yılında Haşim İşcan geçidinin yapımı sırasında gün yüzünde çıkan toprağa gömülmüş, bir daha yeryüzüne çıkmaması gereken Bizans'ın kiliselerinden birini daha hortlama gayreti bir kaç yıldan beri sürmektedir.


İstanbul'un orta yeri sayılan Fatih ilçesindeki İstanbul Büyükşehir Belediyesinin hemen yan tarafında yer alan yıllardır bir dinlenme parkı olarak kullanılan alanda büyük ve seri bir şekilde arkeolojik bir çalışma sürdürülmektedir. Ve uzun yıllar önünden geçen milyonlarca insanın hiç önemsemediği gelişi güzel sergilenen Bizans dönemine ait taşlardan her ortaya çıkan parçasında İBBMiras nedense zafer çığlıkları atmaktadır.

Oysa, İstanbul'un hangi taşını kaldırsanız tarihi esere rastlarsınız. Bu bilinen ve apaçık bir gerçektir. 1453 yılında tarihe gömdüğümüz Doğu Roma İmparatorluğunun belli başlı yapılarını İslam'a hizmet etmesi amacıyla çevirmemiz bir yana bir çoğunu gün yüzüne çıkmayacak şekilde toprağa gömdük. Buna rağmen, Osmanlının eserlerini toprağa gömen Bizansseverlerin çabalarıyla bir intikam alır gibi gün yüzüne çıkartılmaya çalışılması, sürekli gündeme getirilmesi de bitmeyen kinin sonucudur.
Şimdi, Saraçhane'ye bir Bizans kilisesi dikilecektir.

 

İstanbul Arkeoloji Müzeleri Müdürlüğü Başkanlığınca arkeoloji kazılarının yapıldığı Saraçhane Arkeoloji Parkı ve aynı alanda bulunan, bugüne kadar hiç kimsenin önemsemediği, zaman zaman serkeşlerin, sokakta kalanların, alkolik ve uyuşturucu tutkunlarının mekanı olan hatta uzun süre çöplük olarak kullanılan alanda yer alan Aziz Polyeuktos Kilisesi harabelerinde bir yandan da İBB Miras ekipleri tarafından inşa edilen ‘Arkeopark Ziyaretçi Merkezi’nin açılması için çalışmalar sürüyor.
Sözde, Aziz Polieuktos kiliesi Ayasofya Camiinden sonra döneminin en büyük ve önemli yapısı imiş.
Şimdiler de ayağa kaldırılmaya çalışılıyor.
Bizans aşıkları hariç, kime ne faydası olacaksa..


Aslında temel taşlarından başka hiç bir kalıntısı kalmayan sözde kilisenin özellikle Latin istilası döneminde büyük yıkıma uğradığını, yapının 1010 yılındaki depremden de etkilendiği, parçalarının ise Venedik'te San Marco Bazilikası'nda kullanılmak üzere sökülüp götürüldüğü tarihi kaynaklarda yer almaktadır. Sözün özü, o kiliseden eser yok ama, Bizans severler bir eser ortaya çıkartmak için bu milletin parasını fütursuzca harcıyor.


Kazı çalışmaları sonucunda tesadüfen bulunan kolları, bacakları ve başı eksik olan bir erkek bedeni heykelinin İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat tarafından çok büyük bir keşif gibi paylaşılmış olması da kimseyi şaşırtmadı..


Bizans kalıntısı olan, Saraçhane’de İstanbul Büyükşehir Belediyesi binası karşısında, Haşim İşcan Geçidi bitişiğinde yer alan ve sözde “Arkeolojik Park”ta ortaya çıkacak bir kilisenin açılan Ayasofya'ya bir kısas olması düşünebilir mi..
Onu da okurlarımıza bırakıyoruz.


Öte yandan Yunanistan'da Osmanlı eserlerinin bilhassa camilerin meyhane olarak kullanılmaya devam etmesi, yıllarca söz verilmesine rağmen cami haline getirilmemesi inatçılığını da unutmamak üzere..
Son olarak, İmamoğlu'nun bir projesine daha burada yer vererek yazımızı noktalayalım.
"İBB Haber @ibbhabercomtr adresindeki haber ve video animasyonuna göre, Meral Akşener’in Türk’ün İstanbul’unu Bizans’ın Kostantinapolisi yapma girişimi nedeniyle 2. İstanbul Fatihi dediği İmamoğlu yönetimindeki İBB'nin, Sultanahmet Meydanı'nın altındaki Antik Roma Hipodromu'nu gün yüzüne çıkarmak için bir proje hazırlayarak Koruma Bölge Kurulu'na sunduğunu ve cevap beklediğini belirtelim. Proje onaylanırsa Sultan Ahmet Meydanı arkeolojik alana çevrilecek ve Bizans’ın ihyâsı için büyük bir adım daha atılmış olacak."


@erolkaranet
Hukuk, Yaşam, Din, Sağlık, Magazin, Turizm

Yorum Gönder

0 Yorumlar
*Asılsız yorum yapmayınız. Mesajlar Yönetici tarafından denetleniyor.

Reklam

Reklam

İlginç Bilgiler

Reklam