
Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu Kararı
* Kararın, ancak kararı veren üyeler tarafından imzalanmasında imkânsızlık olması durumunda, mevcut Disiplin Kurulu üyeleri tarafından imzalanabileceği gözetildiğinde, Kanuna aykırılık doğuracak şekilde; eksik imza içeren Baro Disiplin Kurulu kararında hukuka uyarlık görülmemiştir. (Av. Yas. m.92, 105, 106/1)
Tarih 5.02.2023
Esas 2023/16
Karar 2023/123
İtirazın süresinde olduğu anlaşılmakla dava dosyası incelendi.
İncelenen dosya kapsamından; kovuşturmanın, 23.10.2013 tarihli Yönetim Kurulu kararı üzerine başlatıldığı, dosyanın, Baro Disiplin Kurulu’nun 27.09.2014 tarihli toplantısında karara çıkarılarak, şikâyetlinin uyarma cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, ancak 27.09.2014 tarihinden, 27.09.2022 tarihine kadar dosyanın aşamalarının ilerletilmediği, nihayet 27.09.2022 günlü Baro Disiplin Kurulu’nca yapılan toplantıda, kararın gerekçesinin yazılmak suretiyle taraflara tebliğ edildiği görülmektedir.
CMK’nın 232.maddesi, “Karar ve hükümler bunlara katılan hâkimler tarafından imzalanır.” ve HMK’nın 298.maddesi, “Hüküm, hükmü veren hâkim veya hâkimler ile zabıt kâtibi tarafından imzalanır.” hükmüne amirdi.
İncelenen dosyada, itiraza konu, 27.09.2014 tarihli Disiplin Kurulu kararı, hükmü veren Disiplin Kurulu üyeleri tarafından imzalanmamış olup, bu durum, Kanunu aykırılık teşkil etmektedir.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine göre, “yargı yeri” kavramı klasik adli teşkilat içindeki mahkemelerin dışında kalan ama yargılama faaliyetinde bulunan organları da kapsayacak şekilde “tribünal” kelimesini kullanmaktadır.
Bir organa kelimenin maddi anlamında “yargı yeri” özelliği kazandıran şey onun yargısal fonksiyonudur.
Yargı yeri; yetki ve görevine giren meseleler hakkında, öngörülmüş bir usule göre yürüttüğü yargılamadan sonra, hukuk kurallarına dayanarak bağlayıcı karar veren bir merciidir. Anılan özelliklere sahip olması dolayısıyla disiplin ceza kovuşturmalarında; Baro Disiplin Kurullarının ve Kurulumuzun maddi anlamda yargı yeri olduğu kabul edilmektedir.
Yargı yerleri tarafından verilen kararların; CMK’nın 232 ve HMK’nın 298.maddesi gereğince, kararı veren kişilerce imzalanması gerektiği tartışmasızdır.
Avukatlık Kanunu’nun 105.maddesi, “90, 92 ve 94’üncü maddeler hükümleri, disiplin kurulu üyeleri hakkında da kıyasen uygulanır.”,
Avukatlık Kanunu’nun 92.maddesi, “Seçim dönemi bitmeden önce ayrılan yönetim kurulu üyesinin yeri, en çok oy almış yedek üye ile doldurulur.”
Avukatlık Kanunu’nun 106/1.maddesi; “Disiplin Kurulu, üyelerden en az üçü hazır bulunursa toplanır.”
Bu durumda, itiraza konu 27.09.2014 tarihli Disiplin Kurulu kararının, kararı veren üyeler tarafından imzalanmak suretiyle eksikliğin giderilmesi gerekmektedir. Kararın, ancak kararı veren üyeler tarafından imzalanmasında imkânsızlık olması durumunda, mevcut Disiplin Kurulu üyeleri tarafından imzalanabileceği gözetildiğinde, Kanuna aykırılık doğuracak şekilde; eksik imza içeren Baro Disiplin Kurulu kararında hukuka uyarlık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, her ne kadar şikâyetlinin itirazında usule ilişkin herhangi bir talep bulunmamaktaysa da Kurulumuzca re’sen yapılan inceleme neticesinde eksik imza içeren Baro Disiplin Kurulu kararına yapılan itirazın kabulüyle, kararın bozulması gerekmiştir.
Gereği düşünüldü:
Şikâyetli avukatın itirazının kabulüne, … Barosu Disiplin Kurulu’nun Şikâyetlinin “Uyarma Cezası ile Cezalandırılmasına” ilişkin kararının BOZULMASINA, oybirliği ile karar verildi.
Kaynak : Barobirlik - 13.03.2023 - @erolkaranet