Bu bildirimi yapmamak, Baro tarafından konudan haberdar olunması halinde, yürütülecek bir soruşturma neticesinde, Baro Yönetim kurulu(YK). tarafından verilecek bir karar ile disiplin kovuşturması dır ki (Avukatlık Kanunu m. 141), neticede bir önce aldığı disiplin cezasından aşağı olmamak üzere, uyarıdan başlayarak ceza verilebilir. Bunun da dayanağı Avukatlık Kanunu m. 135'dir.
Yukarıdaki her iki halde de, Avukatlık Kanunu m. 136'nın dikkate alınması gerekir. Çünkü Avukatlık Kanunu 6. kısım, yani m. 34-65 arasında yer alan düzenlemelere aykırılık halinde, asgari ceza kınamadır. Anılan konular da, Avukatlık Kanunu m. 34'de düzenlenmiş olduğuna göre, asgari ceza kınama ve/veya asgari kınama olmak üzere sicilindeki bir önceki cezasının bir üstü olan ceza (Av. K. m. 136/2) olacaktır.
Ayrıca; Avukatın müvekkili ile arasındaki sözleşme azillede son bulmuş olsa bilede takipte bilgi vereceği yukarda bağsedilen maddeler icereğindende bu kanaat doğmaktadır.
Meslek Kuralı m. 27
Bir avukat başka bir avukata karşı asil ya da vekil sıfatıyla takip edeceği davayı kendi barosuna bir yazı ile bildirir.
Bu kural, bilgi verme yükümlülüğü ile bağlı olarak baroların ve Türkiye Barolar Birliğinin üçüncü şahısları aleyhine veya üçüncü şahısları Barolar ve TBB aleyhine açacağı davalar için de geçerlidirBu meslek kuralının amacı, avukatla avukat ve/veya avukatla iş sahibi arasında çıkan uyuşmazlığın baronun bilgisi ve öncülüğünde sulh yolu ile çözümlenmesi için baronun uyuşmazlıkla ilgili bilgi edinilmesini sağlamak olduğu gibi aleyhine açılan avukatın davaya ona olan eylem ve işlemin baroca değerlendirilip gerekirse resen disiplin soruşturması açılmasını sağlamasıdır.
Meslek kurallarının 27/2 maddesi ile getirilen kural izin alma olmayıp sadece bilgi vermedir. Bilgi vermekle yükümlü olan avukatın açacağı davayı asıl veya vekil sıfatıyla açmanın önemli olmadığı gibi avukat aleyhine açılan mesleki yaşam ve/veya özel yaşam ayrımı yapılmaksızın her davanın baroya bildirmesi gerekir.
Meslek kuralında geçen Dava ibaresini geniş yorumlamak suretiyle icra takibi cumhuriyet savcılığına şikâyetler gibi her türlü hukuksal girişimin madde kapsamında kaldığı sonucuna varılmalıdır. Avukat ister asil isterse vekil sıfatıyla olsun bir avukat hakkında icra takibi yapacaksa veya savcılığa/Adalet Bakanlığına şikâyet edecekse bunları yapmadan önce baroya bilgi vermesi gerekir.
Baroya verilecek Bilgilendirme dilekçesine dava dilekçesi, icra/ödeme emri veya şikâyet dilekçesinin bir örneğinin eklenmesi halinde olayda disiplin soruşturmasını gerektirecek hususların olup olmadığı hakkında baro daha sağlıklı karar verebilir.15 ve 23. meslek kurallarında açıkça dilekçe örneğinin verilmesi gerektiği belirtilirken bu kuralda ”yazı ile bildirir” denildiğinden dilekçe örneğinin eklenmesi zorunluluğu yoktur denilebilir. Ancak hangi davayı takip edeceğini açık ve net bir şekilde yazıda yer alması gerekir.
Kurum avukatları, kurumun talimatıyla da olsa avukat aleyhine yaptıkları icrayı baroya bildirmek zorundadır.(30.09.2005 T. E.2005/216 K.2005/305 -TBB Dergisi S. 2006/63 s.387
E.2003/18
K.2003/122
T.19.04.2002
Müvekkil hakkında icra takibi
Kazanılacak paranın yarısı tutarında ücret sözleşmesi
Baroya bildirim
(Av.K.164/2; Av.Meslek Kuralları 47)
Şikayetli avukatlar hakkında Avukatlık Kanunu'nun 164/2. maddesinde belirlenen yasal tavanın iki katı fazla miktarda ücret sözleşmesi yaptıkları ve müvekkilleri hakkında icra takibi yapmadan önce baroya bildirimde bulunmadıkları görüşüyle açılan disiplin kovuşturması sonunda Baro Disiplin Kurulu'nca her iki avukat hakkında disiplin cezası tayin edilmiştir.
1) Şikayetliler, Disiplin Kurulu Başkanı Av.H.Turan Öner ile üye Av.Nevzat Özbalcı'nın avukatlık mesleğini 2000 yılında bıraktıklarını iddia ettiklerinden bu husus 13.12.2002 tarih ve 2002/246 esas, 2002/373 karar sayılı kararımız ile Barosundan sorulmuş ve Isparta Barosu Başkanlığının 23.01.2003 gün 17 sayılı cevap yazısında her iki avukatın da Baro Levhasına kayıtlı olduğu bildirilmiştir. Bu durumda adları geçen Disiplin Kurulu Başkanı ve üyenin üyeliğe engel bir durumlarının söz konusu olmadığı anlaşılmıştır.
2) Disiplin Kurulu kararında seçilmiş Başkan ve iki üyenin imzaları mevcuttur. Baroca görevlendirilen katibin imzası, karara katıldığını değil, yazımın kendisi tarafından yapıldığını ifade eder. Bu nedenle şikayetçilerin Avukatlık Yasası'nın 105/2.maddesine dayandırdıkları itirazları da yerinde görülmemiştir.
3) Avukatlık Yasası'nın 164/2.maddesinde öngörülen sınırın üzerinde ve kazanılacak paranın yarısı tutarında ücret sözleşmesi yapmak ve Meslek Kuralları'nın 47.maddesine göre müvekkilleri hakkında yaptığı takip dolayısıyla baroya bilgi vermemek disiplin suçu oluşturur.
Yukarıda açıklanan nedenlerle Baro Disiplin Kurulu'nca yapılan değerlendirmede hukuki isabetsizlik görülmemiş ve kararın onanması gerekmiştir.
Sonuç olarak, haksız dayanaksız bulunan itirazların reddi ile, Isparta Barosu Disiplin Kurulu'nun her iki avukat ve hakkında ayrı ayrı ?kınama? cezası verilmesine ilişkin kararının onanmasına , oybirliği ile karar verildi.
Kaynak : Kararara.com / 19.01.2023 - @erolkaranet