Kiralayan alacaklı, kiracının kira bedelini ödememesi halinde kira alacağının tahsili ile birlikte kiracının da tahliyesini sağlamak istiyorsa, İİK’nun 269. maddesi uyarınca tahliye talebi olarak ilamsız icra takibi yapabilir.
Bu şekilde takip yapabilmesi için yazılı ya da sözlü kira sözleşmesinin bulunması zorunludur. İcra takibi İİK’nun 58. maddesinde öngörülen şekilde bir takip talebiyle başlar. Takip talebinde alacaklı olarak kiralayan gösterilmelidir.
Kiralayan birden fazlaysa hepsi birlikte belirtilmelidir. Borçlu ise kiracıdır. Kiracının birden fazla olma durumdaysa hepsi hakkında takip yapılmalıdır. İİK’nun 58. maddesine uygun olarak düzenlenen takip talebinin sunulması ile icra müdürü örnek 13 nolu tahliye ihtarlı ödeme emri düzenleyerek borçluya gönderir.
Ödeme emrinde takip talebinde bulunan kayıtların yanında Türk Borçlar Kanunu’nun 315 ve 361 inci maddelerine göre¸ normal kiralarda 10, konut ve çatılı iş yeri kiralarında 30, ürün kiralarında 60 gün ödeme süresi, 7 gün içinde ödeme emrine itiraz edilebileceği, bu sürelerde borcun ödenmemesi halinde kira akdinin fesh edileceği ihtar edilmelidir.
Borçlu ödeme emrinin tebliğinden itibaren bütün itirazlarını icra dairesine bildirmesi gerekir. İtiraz üzerine başlatılan takip durur. Süresinde itiraz edilmemesi halinde takip kesinleşir. Ancak haciz yapılabilmesi için ödeme süresinin de geçmiş olması gerekir. Alacak yönünden takibe devam edilebilir ise de tahliyenin sağlanabilmesi için icra mahkemesinden tahliye kararı alınmalıdır. Yasal sürede itiraz edilmesi halinde alacaklı tarafından itirazın kaldırılması ya da iptaline dair bir karar verilmediği sürece takibe devam edilemez. İİK’nun 62, 63, 65, 66, 68, 70 ve 72. maddeleri hükümleri bu takiplerde de kıyasen uygulanır. Takip dayanağı kira sözleşmesinin işyerine ait olması durumunda damga vergisi açısından değerlendirmeye tabi tutularak yatırılmadığı anlaşıldığı takdirde Vergi dairesine ihbarda bulunulur.
Kaynak : Adalet Bakanlığı -http://www.pgm.adalet.gov.tr/duyuru/2012/aralik/1.pdf