@erolkaranet'te Aradığınız Kelime veya Konuyu Buraya yazınız!

Reklam


Haydarpaşa'nın Önünde Yatan Tarih



Çocukluk yıllarımda sıkça bindiğim, zamanla giderek azalan yolculuklarımda nadiren bindiğim vapurlardan Kadıköy vapurunun ben de derin bir hatırası vardır.
İster Karaköy iskelesinden, İster Kadıköy iskelesinden kalksın bu vapur yolculuklarımda hafızamda kalan "lüks mevki" denilen yerin yolcuları, bir de Haydarpaşa mendireğinin arasından girip Haydarpaşa iskelesine uğraması.
Vapurun "lüks mevki" denilen, genellikle tertemiz takım elbiseli, kravatlı beyleri ve şık, bakımlı hanımefendileri. Önlerinde duran yuvarlak ya da dört köşe masalarda yudum yudum keyifle içtikleri çayları. Yolculuk biterken her sayfasını okudukları ve özenle masada bıraktıkları günlük gazeteleri.
Hep hayranlıkla baktığım manzarayı şahane idi, benim için.
Bir de vapurun salına salına Haydarpaşa iskelesine yanaşmak için arasına girdiği o upuzun mendirekteki martılar, arada bir gördüğüm insanlar..
O insanları da o kuşları da kıskanırdım.
Bir de mendirek ortasında duran o anıtımsı taş yapıya takılırdım. 
Bir İstanbullu ya da İstanbul'a dışarıdan gelip yolu Haydarpaşa'dan geçen kim varsa bu anıtı görmüştür.
Haydarpaşı Garı ile Haydarpaşa limanının hemen önünde ince uzun bir mendireğin üzerinde bulunan bu anıtın niçin orada olduğuna pek aklım ermezdi. 
Ermezdi, ama şekli, şemali, duruşu sanki Haydarpaşa tren garının, hemen yanında duran gümrük alanının bekçisi gibi gelirdi..
Ve bekçi sandığım o anıt ve upuzun iki mendireğin tam da bu düşünceme uyan bir amaçla yapıldığını da sonraları öğrendim.
Haydarpaşa Limanını, Haydarpaşa garını yapmak için öncelikle bir dalgakıran inşa edilmesi gerekiyormuş.
Bununla hem limana gelen gemiler, şilepler, vapurlar denizin aşırı dalgalanmasından, fırtınasından sığınacak bir yer bulmuş olacaklarmış 
Sonradan öğremdim ki, o anıtın adı II. Abdülhamit Anıtı imiş.
Ben mendirek diyorum ama genelde söyleniş şekli Haydarpaşa Dalgakıranı...
Tabii, diğer bilgileri de..
Anıt II. Abdülhamid'in tahta çıkışının 25. yılı şerefine, mimar Alexandre Vallaury tarafından yapılmış.
Tamamı mermerden yapılan anıt 1889 yılında inşa 1902 yılında tamamlanmış ve açılışı II. Abdülhamid'in doğum günü olan 21 Eylül gününde gerçekleştirilmiş.
Bugün orijinali olmadığı söylenen ve yerinde bulunmayan kara tarafında tuğra ile kitabe, deniz tarafındaki arma üzerinde yer alan kitabede "Revnak Efzayı Sediri Şevket Masiri Osmani Essultan İbni Sultan Elgazi Abdülhamid Han Sani Hazretlerinin Yirmi Beşinci Sene-i Devriye-i Cülusı Hümayunlarının Hatıra-i Fahiresi Olmak Üzere Anadolu Demiryolu Şirketi Osmaniyesi Tarafından İşbu Amud Teyemmünen Rekz Olunmuştur 1318" ifadesi yer alıyormuş.
İlk dalgakıran 595 mt uzunluğunda imiş.
1953 yılında Dalgakıranın 150 mt açığına 760 mt uzunluğunda ikinci Dalgakıran inşa edilmiş, daha sonraki yıllarda ikinci Dalgakıran 140 mt uzatılmış.
1967 yılında yapılan çalışmalar sonunda ise yeni Dalgakıranın boyu 1100 mt ye çıkarılmış.

Erol Kara - @erolkaranet - 28.05.2022
Hukuk, Yaşam, Din, Sağlık, Magazin, Turizm

Yorum Gönder

0 Yorumlar
*Asılsız yorum yapmayınız. Mesajlar Yönetici tarafından denetleniyor.