İstanbul Nişantaşı semtinde bulunan Teşvikiye Cami avlusundaki taş direkler gelen geçenin ilgisini çekiyor. Merak edilen sütunların üzerindeki Osmanlıca yazının ne olduğu da bu merakın daha fazla artmasına neden oluyor.
Taşları cami avlusunda görenler, sütun çevresinde bir açıklama olmamasını da eksiklik olarak görüyor.
En baştan şunu belirtmek isteriz ki, bu sütunlar birer nişan taşı. Ancak ilk konulduğu yerler caminin avlusu değil. Aslında önceleri Topağacı civarında olan menziltaşı, bölgenin yerleşime açılmasından sonra, tahminen II. Abdülhamid döneminde cami avlusunun bir köşesine yerleştirilmiştir.
Teşvikiye Camisinin avlu kısmında, son cemaat mekanı karşısında, mermer kaideye oturan silindirik taşın üzerinde yer alıp, III. Selim’in tüfekle 1260 gezden (bir gez bir ok boyudur) su testisi hedefini vurduğu içeriği taşımaktadır. Üzerinde 32 adet ferman vardır. Yüksekliği 6m’dir.
Caminin Teşvikiye caddesi yönünde kapının hemen yanında yer alan diğer Nişantaşı üzerindeki yazı ise 1811 tarihli olup 2. Mahmut Mahmud’un testi hedefini vurduğu ile ilgilidir.
Nişantaşı nedir ?
Atış talimleri yapıldığı zaman okun düştüğü yere, üstünde kitabesi olan bir taş dikilirdi. Bu şekilde dikilen taşlara da “nişan taşı” veya “menzil taşı” denilirdi.
Günümüzde Teşvikiye ve adını bu taşlardan alan Nişantaşı semtlerinin bulunduğu bölgede üç adet nişan taşı vardır. Bunlardan bir tanesi 18. yüzyılın sonlarına kadar meskun olmayan bölgede, III. Selim tarafından 1790-1791 yılında avlanmak ve atış talimi yapmak için geldiği sırada ilk nişan taşı dikilmiştir.
Araştırma Haber @erolkaranet