Euzü Billahi mineş şeytanir racim - Bismillahirrahmanirrahim..
Biliyorsunuz ki, ülkemiz zor bir ekonomik şartlar içerisinde sıkıntılı günler geçirmektedir. Bir yandan salgın hastalığın verdiği sıkıntı, bir yanda vatan hainlerinin, iç ve dış düşmanların huzur ve refah bırakmamak için ülkemize yaptıkları oyunlar dayanılacak gibi değil. Lakin,her Müslüman musibeti imtihan olarak bilir, musibet karşısında Allah'ın merhametine dayanır. Bu nedenle, hamd olsun ülkemizi içerisinde bazı münafıklar dışında çoğu halkımız bu ekonomik savaşta devletinin yanında olmaktadır, olacaktır. Siz zaman zaman ortaya atılan düzen bozucuların, nankörlerin, vatan hainlerinin oyununa gelmeyen vatanseverlersiniz.
"Ve la te'kulu emvalekum beynekum bil batılı ve tudlu biha ilel hukkami li te'kulu ferikan min emvalin nasi bil ismi ve entum ta'lemun." (Bakara 1888)
"Ve ahzihimur riba ve kad nuhu anhu ve eklihim emvalen nasi bil batıl. Ve a'tedna lil kafirine minhum azaben elima."
النَّاسَ أَشْيَاءهُمْ وَلاَ تُفْسِدُواْ فِي الأَرْضِ بَعْدَ إِصْلاَحِهَا ذَلِكُمْ خَيْرٌ لَّكُمْ إِن كُنتُم مُّؤْمِنِينَ
"...nase eşyaehum ve la tufsidu fil ardı ba'de ıslahıha zalikum hayrun lekum in kuntum mu'minin." (Araf 85)
"Düzene sokulduktan sonra yeryüzünde bozgunculuk etmeyin. İnananlar iseniz bunlar sizin için hayırlıdır."
Dile getirmeye çalıştığım ayeti kerimelerden anlıyoruz ki, İnsanların mallarını haksızlıkla yiyenlerin, hatta insanların mallarını haksızlıkla yemek için karar veren mercilerin çalışanlarına rüşvet verenlerin, faiz alanların, her ne kadar açık olarak geçmese de insanların ihtiyaç duydukları malları stoklayarak, onların pahalı bir şekilde almaları için bekletenlerin, fırsatçıların, aşırı kar haddiyle mal satanların, yaptıkları bu hoş olmayan davranışlarından dolayı insanları mağdur edenlerin akıbeti acıklı bir azaptan başka bir sonuca götürmeyecektir.
Sadece mal mı, çalıştırdığı işçinin alın terinden çalanlar, işçinin hak ettiği ücreti vermeyenlerin, sosyal haklarını tam ödemeyenlerin, haddinden fazla çalıştırdıkalrı halde çeşitli bahanelerle ücretinden çalanların da, işverenlerin emanetini de gerektiği çabada yerine getirmeyenlerin akıbetleri de aynıdır.
Aziz cemaat,
Piyasada suni darlık meydana getirmek, tüketimi suni olarak artırmak, bu vesîleyle enflasyonu yükseltmek, fazla fiyatla tüketiciyi mağdur etmek dinimizde karabosra olarak yani ihtikar olarak geçmektedir. Bu büyük haramlardan sayılmıştır.
Peygamberimiz salli aleyhi ve sellem bir hadisi şerifinde "Pazara mal getiren rızıklandırılmış; ihtikar (stok ve karaborsa) yapan lânetlenmiştir." (İbn-i Mâce, Ticaret, 6). diye bizleri uyararak "İhtikâr dînen haramdır." demektedir.
وَالَّذِينَ يَكْنِزُونَ الذَّهَبَ وَالْفِضَّةَ وَلاَ يُنفِقُونَهَا فِي سَبِيلِ اللّهِ فَبَشِّرْهُم بِعَذَابٍ أَلِيمٍ
vellezine yeknizunez zehebe vel fıddate ve la yunfikuneha fi sebilillahi fe beşşirhum bi azabin elim.
"Altın ve gümüşü biriktirip gizleyerek onları Allah yolunda harcamayanları elem dolu bir azapla müjdele."
İster mallar olsun, ister altın gibi değerli madenleri üzerlerine düşen zekat, sadaka gibi miktarlarını emredilen şekilde dağıtmayanların, fakir fukarayı gözetmeyenlerin, biriktirdikleri altınla toplumun yararına iş yapmayanların azapla müjdelenmesi ne kadar korkunçtur.
İhtikâr yani karaborsa yapmak Peygamber’in hadisleriyle haram kılınmıştır. Bu, malı daha yüksek bir fiyatla satmak için piyasaya sürmeyip depolarda stok yaparak değerinin üstünde satmak suretiyle aşırı kazanç sağlamak amacıyla yapılan hileli bir işlemdir. Başka bir deyişle ihtikâr, fiyatların yükselmesini bekleyerek halkın muhtaç olduğu malları satmayıp depolarda istif edip saklamaktır.[1]
Konu ile ilgili olarak peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v) şöyle buyurmuşlardır: “Her kim yiyecek maddelerini kırk gece saklarsa Allah ondan, o da Allah’tan uzak kalır.”[2] Muaz b. Cebel der ki, Allah Resulüne ihtikârın mahiyetini sordum. “Kişi ucuzluk olunca üzülür, pahalılık olunca sevinir. Karaborsacı ne kötü bir insandır ki, Allah fiyatları ucuzlatırsa üzülür, pahalılaştırırsa sevinir” buyurdu.[3]
Resullulah'ın söylediği sözdeki "Allah'tan uzak kalır" sözü bir insan için acıların en korkuncudur. Çok sevdiğiniz biri, sizden uzaklaşsa üzüldüğünüz gibi, bu şekilde yaradanın kendisinden uzaklaşması da ondan kat be kat daha korkunçtur.
Buradan anlıyoruz ki, halkın yaşamı gerekli olan mal ve hizmetleri yapmayanları acıklı bir azap beklemektedir.
Rabbimiz, stokçuluk yapanların, faiz yiyenlerin, mal biriktirenlerin azaplandıracağını bildirdiğine göre,aklı selim sahibi olanların yapıyorlarsa bu eylemlerinden vazgeçmeleri için dua edelim.
Allah-u Tealanın af ve mağfireti üzerinize olsun. Cumanın feyzi bereketi üzerine sağanak sağanak yağsın.
El Fatiha..
(*) Mealler. Diyanet İşleri Başkanlığı
[1]Mustafa Çağırıcı, İslam Üzerine Düşünceler, s. 57; Kamil Miras, Tecrid, VI, 448; E. İ. Kureşi, a.g.e., s. 84.
[2] Ahmed İbn Hanbel, Müsned, II, 33.
[3] Heysemi, Mecmeu’z-Zevaid, IV, 101; Tecrid, IV, 449.
Hazırlayan Erol Kara - @erolkaranet - 25.11.2021