İslam'da icmal ve kıyas vardır, denilerek, "bir konu hakkında önce Kur'an'a, Sonra Peygamberlerin sözlerine, daha sonra mezhep imamlarının beyanlarına ve ardından kıyasa bakılarak karar verilir" diye öğretilen dini konularda bu yolların yok sayılmasına neden olan günümüz bazı ilahiyatçıların "fincancı katırlarını ürkütmemek" amaçlı açıklamaları ülkede şaşkınlık oluşturmaya başladı.
İslam Dininin olmazsa olmazlarından olan ve Hazreti Adem aleyhisselam'dan bugüne insanlara farz olarak emredilmiş oruç konusunda sabit olan kurallar varken, bunların günümüz bazı ilahiyatçıları tarafından yok sayılması" dinle oyun mu oynanıyor" denilmesine sebep oluyor.
İslam mezheplerinin en büyüklerinden olan sünni içtihadının önde gelen mezhebi olan Hanefi mezhebinin kurucusu İmam-ı Azam hazretlerinin oruç konusundaki beyanları yok sayılarak, oruçta kaza gerektiren irade ile oruca giren ne olursa olsun orucu bozduğu belirtilmesine rağmen oruç bozmaz denilerek ülkenin en büyük dini otoritesinin yok saymasına tepkiler giderek artıyor.
Geçtiğimiz günlerde sayfalarımızda yer verdiğimiz iki önemli kaynakta Eski Diyanet İşleri Başkanı Ömer Nasuhi Bilmen ilmihalinde ve DİB'in islam Ansikolpedisi'nde yer alan orucu bozanlar arasında yer alan "iğne ve aşı orucu bozar" konusunda bir tepki de Türkiye Gazetesi'nin yazarlarından Osman Ünlü'den geldi.
TGRT Haber'e konuk olan İlahiyatçı Osman Ünlü, aşının orucu bozduğunu, aşı olan kişinin bir gün kaza orucu tutması gerektiğini söyledi.
İşte o haber