Bundan birkaç yıl önce yayınladığımız "Meslek Odaları Kapatılsın" yazımızda da belirttiğimiz gibi milyonlarca üyesi olan meslek odaları siyesi faaliyetleri dışinda üyelerine hiç bir şekilde destek olmadığı, oda merkezinde palazlanan yönetim dışında üyelerin her türlü destekten yoksun olarak hayata devam ettiklerini, meslekleriyle ilgili olarak yaşanan sıkıntılarına bireysel olarak mücadele etmek zorunda kalmaktadırlar.
Oda desteğini üzerinde hissetmeyen üyeler bir imza ile üye oldukları odalardan kurtulmak istese de bunda başarıl olanlar bir elin parmakları kadar az.
Birçok odanın terör yandaşı olması artık ayan beyan ortada odaların haklarını korumakla sorumlu olduğu mensuplarını şimdi de icraya vermekle tehdit etemeleri ya da habersiz olarak icra ihbarnameleri göndermeleri oda baskısının ne derce tehlikeli olduğunu göstermeye başladı.
Adeta "aidat zorbalığı" yaparak üyelerini mağdur eden odalar üyelerini icra avukatlarıyla muhatap olmaya zorlanmakta, yıllardır ödenmeyen aidatlar için bir uyarıda bulunmamalarının arkasında biriken aidat ücretleri ve bunlardan elde edecekleri faizlerin hayalini yaşamaktadırlar.
Bugün üye olmaktan kurtulamayan avukat, mühendis, mimar, muhasebeci, doktor gibi bir çok meslek sahibi kişi geçim yolunu başka bir kanalda arasa da, mesleğini icra etmese de ya da işçi olarak çalışıp kendilerine ait bir işyeri sahibi olmamalarına rağmen üyelikten ayrılmak isteseler de bunda başarılı olamamaktadır.
Üyelikten ayrılmak için önlerine sunulan engellerden el aman deyip uğraşı vermeyen bir çok meslek üyesi aidatları ödeyemedikleri için icraya muhatap olmakta ve bunun sonucu meslek odalarından ziyade birer tefeci kurumun eline düşmüş gibi olmaktadırlar.
Meslek üyeleri kendilerini kurtaracak bir kurtuluş yolu sunacak bir yiğidin ortaya çıkmasını beklediklerini dile getirmeye başladılar bile..
Erol Kara - 07.10.2020