"Korkma martın kışından, kork aprilin (avrilin / abrulun/ abrelin) beşinden, öküzü ayırır eşinden"
"Aprilin beşi" Mart Dokuzundan sonra havalar bir miktar ısındıktan sonra Nisan ayı başlarında aniden çıkan ve don olayına neden olan sert soğukların çıktığı bir dönemi ifade eder. Havaların ısındığını gören sıcak havaya aldanan yaylacılar da mesela mart 9 undan sonra ( tahminen 5 Nisan ) yaylalara çıkar. Nisanın ortalarına doğru kar yağar sığır telef olur nene de "aprilun beşi sığırun leşi" der
Abrul Beşi (12-18 Nisan) çıktıktan sonra soğukların bittiğine inanılır. Ekim dikim işlerine bu tarihten sonra başlanır.
Halk Takvimi, yöre insanlarının aynı doğa olaylarını kaydederek, doğa ile mücadele edip
hayatlarını sürdürürken faydalandıkları bir sistemdir.
Halk takvim halk kültürü öğelerinden biri olup Rumi Takvim esasına dayanmaktadır. Bilindiği üzere Miladi Takvimle Rumi Takvim arasında 13 günlük fark bulunmaktadır. Belki bir çoğumuz babalarımızdan dedelerimizden duymuştur. "Kasım yüzelli Yaz belli" gibi. Yılı ikiye böler. Hızır-Kasım diye ikiye, Sel mevsimi, Tarım mevsimi ve günümüzdeki gibi ilkbahar. Yaz. Sonbahar ve Kış diye
Hızır Günleri yılın yaz devresini, Kasım Günleri de kış devresini göstermektedir. Hızır günlerini; Mayıs’ın 6’sında başlatarak ve 186 gün sonra 7 Kasım’da sona erdirmişler. Kasım Günlerini de; Kasım ayının 8’inde başlatarak 179 gün sonra (Şubat ayının 29 çektiği yıllarda ise 180 gün) 5 Mayıs günü bitirmişlerdir.
Halk Takviminde “Sayılı Günler” kavramı vardır. Bu günler her yıl aynı zaman diliminde birkaç günlük sapmalarla gerçekleşirler. İşte bu sayılı günlerden biri de “April Beşi” dir.
April beşi, Rumi Takvime göre Nisan ayının 5’inci günüdür. Aralarındaki 13 günlük fark da dikkate alındığında Miladi Takvime göre 18 Nisan gününe karşılık gelmektedir.
Bu tarihten sonra artık hıdrellez günü yani 6 Mayısa az zaman kalmıştır. Hıdrellez günü ise yazın başlangıcıdır.
Abrul Beşi (12-18 Nisan) çıktıktan sonra soğukların bittiğine inanılır. Ekim dikim işlerine bu tarihten sonra başlanır.
Halk Takvimi, yöre insanlarının aynı doğa olaylarını kaydederek, doğa ile mücadele edip
hayatlarını sürdürürken faydalandıkları bir sistemdir.
Halk takvim halk kültürü öğelerinden biri olup Rumi Takvim esasına dayanmaktadır. Bilindiği üzere Miladi Takvimle Rumi Takvim arasında 13 günlük fark bulunmaktadır. Belki bir çoğumuz babalarımızdan dedelerimizden duymuştur. "Kasım yüzelli Yaz belli" gibi. Yılı ikiye böler. Hızır-Kasım diye ikiye, Sel mevsimi, Tarım mevsimi ve günümüzdeki gibi ilkbahar. Yaz. Sonbahar ve Kış diye
Hızır Günleri yılın yaz devresini, Kasım Günleri de kış devresini göstermektedir. Hızır günlerini; Mayıs’ın 6’sında başlatarak ve 186 gün sonra 7 Kasım’da sona erdirmişler. Kasım Günlerini de; Kasım ayının 8’inde başlatarak 179 gün sonra (Şubat ayının 29 çektiği yıllarda ise 180 gün) 5 Mayıs günü bitirmişlerdir.
Halk Takviminde “Sayılı Günler” kavramı vardır. Bu günler her yıl aynı zaman diliminde birkaç günlük sapmalarla gerçekleşirler. İşte bu sayılı günlerden biri de “April Beşi” dir.
April beşi, Rumi Takvime göre Nisan ayının 5’inci günüdür. Aralarındaki 13 günlük fark da dikkate alındığında Miladi Takvime göre 18 Nisan gününe karşılık gelmektedir.
Bu tarihten sonra artık hıdrellez günü yani 6 Mayısa az zaman kalmıştır. Hıdrellez günü ise yazın başlangıcıdır.
Kemalettin Kamu’nun ‘ Bingöl Çobanları’ şiirinde "Okuma yok, yazma yok, bilmeyiz eski yeni / Kuzular bize söyler yılların geçtiğini" dizelerinde ifade ettiği yılların geçtiğini kuzulardan anlayan, okuma yazma bilmeyen, takvimleri doğa olan Anadolu insanının takvimidir halk takvimi…
April beşi, bahar günlerinin güzelliği arasında bir anda aşırı soğuk ve fırtına yaptığına inanılan ve bilinen sayılı günlerden biridir. Kırsal alanda yaşayan, geçimini ziraat ile sağlayan yöre insanları “Kork aprilin beşinden, öküzü ayırır eşinden” derken april beşi önlem alınması gereken sayılı günler olarak değerlendirmişlerdir.
Bu nedenle havaların güzel gittiğine pek aldanmayın. Bir bakmışsınız Nisan ayının 18/20'si gibi günlerde ve fotoğrafta da görüldüğü gibi kar altında kalabilirsiniz.
Halk dilinde mevsimler ve aylar :
Halk arasında; Cemreler, Hızır-Kasım, Hıdırellez, Erbain-Hamsin, Eyyam-ı Bahur, Mart Dokuzu, Aprilin beşi, Kocakarı soğukları, Ekim zamanı, Hasat zamanı, Bağbozumu gibi yerel takvimlerde kullanılan birçok tabirler vardır.
Kış Ayları :Karakış, Zemheri, Gücük
Bahar ayları :Mart, Abrul, Mayıs
Yaz Ayları : Kiraz, Orak, Ağustos
Güz Ayları : Eylül, Güz, Kasım

Hava değişikliğini bildiren diğer yerel tarihler:
Cemre Düşmesi
Şubat ve Mart ayları içersinde yedi gün arayla önce havaya, sonra suya ve en sonunda da toprağa düştüğüne inanılan havaların ısınmaya başladığı günlere “Cemre Düşmesi” denir. Böylece Baharın geldiği anlaşılır.
Kocakarı Soğukları
21 Ocak- 21 Şubat arası, yaşlıların dayanmakta zorlandığı ve Deli Gücük de denen sert soğukların olduğu zamana denilmektedir.
Mart Dokuzu
Yükseklerde henüz çetin kış şartlarının sürdüğü için dikkatli olunması gerekli olan bir tarihtir. Hayvanların soğuktan korunması ve tarımsal işler için bir ölçüdür. “Mart bacadan baktırır, Kazma kürek yaktırır” atasözü de "Mart dokuzu" göz önüne alınarak söylenmiş
Mayıs Yedisi
Mayıs ayının yirminci gününe denk gelen güne Mayıs yedisi denir. Aynı zamanda Hıdırellez olarak da adlandırılır.
Rumi takvime göre soğuklar dört tanedir.
Bunlar, Koca Karı Soğukları, Gün Dönümü Fırtınası, Abrulun Beşi Soğukları, Sitte-i Sevr Soğuklarıdır. Koca karı soğukları, Rumi Mart ayının 4. günü, Miladi Mart ayının 17 veya 18. günlerinde yaşanan soğuklardır. Gün dönümü fırtınası, Rumi 8 Mart, Miladi 21 veya 22 Mart günlerinde olan soğuktur. Abrulun beşi soğukları, Rumi 5 Nisan günü, Miladi 18 Nisanda görülen soğuklardır.
Bu günleri atlatırsak Sitte-i sevr soğukları sırada.. Rumi 7-12 Nisan, Miladi 20-25 Nisan arası görülen soğuklardır.Bunu atlatırsak yaz geldi demek. ondan sonra karpuz kabuğunun denize düşmesini bekleyeceğiz.
Derleme @erolkaranet - 21.04.2022