@erolkaranet'te Aradığınız Kelime veya Konuyu Buraya yazınız!

erolkarasiteleri

                                                                                                   "

Banner

Cehenneme Giren Müslüman Geri Çıkacak mı ?





Cehennem kimin içindir ? Müslümanlar cehenneme girecek midir. ? Cehenneme giren bir Müslüman cezasını çektikten sonra cennete dönecek midir ?
Kur'an-ı Kerim'de bir çok ayet cehennemden, cennetten bahseder ve tüm yaratılan insan için birinin korkusu birinin sevinci anlatılır.
Allah-u Teala ayetlerinde ebedi cehennemde kafirlerin kalacağını 29 ayrı yerde kesin bir dille belirtir. Kimisinin cehennemde taş olarak ateş halinde, kimisinin sonsuz şekilde azap içinde vs kalacağını bizlere bildirmiştir.
Ve tüm elçileri de bu konuda insanlara uyarıda bulunmuştur. Müjdelenen cennet ve korkutulan cehennem hak olup tüm insanların bu iki yeri de göreceği, gösterileceği de bildirilmiştir.
Konumuza esas olan, Müslümanların cehenneme girip, cezasını çektikten sonra çıkarak cennete gideceğinin aslının olup olmadığının araştırılmasında dile getireceğimiz Bakara suresi 82. âyetin, "iman edenler ve salih amel işleyenler hariç" mealindeki sözlerde anladığımız cehennemde ebedi kalacak olanların iman etmeyenlerin olacağıdır.
İşte ayette "Hayır, durum hiç de öyle değil. Günah işleyip de günahın kendisini her taraftan kuşatıp kapladığı kimseler var ya, işte onlar cehennemliktir. Hem de orada ebedî kalacaklardır. İman edip makbul ve güzel işler yapanlar ise, işte onlar da cennetliktir. Hem de orada ebedî kalacaklardır." (Bakara, 2/81- 82)" diye buyurulurken Allah'a karşı büyük günah işleyenlerin zaten günahkar olduğu, bilinçli olarak günaha girdiği ve tevbe etmeyerek isyanın örneğini vermesiyle Müslüman olarak dünyada zannedilen kişinin, Allahın nazarında Müslüman olmayanların kalacağı kesindir.
Yani, siz insanı Müslüman sanırsınız ancak o kişi Allah'a her koşulda ortak koşmuş, isyan etmiş, inkar etmiş ise bunun Müslüman olmadığı Allah c.c katında kesin olarak bilinmektedir. Münafıklığın nasıl geçer bir akçe olmadığı ve münafıkların er geç cezalarını çekeceği biliniyor ve cehennemlik olacağı ayetlerde belirtiliyorsa da günah işleyen ancak her seferinde ayını hatayı tekrarlamadan farklı günahlara giren ve akabinde tevbe eden kulun cehenneme gireceği yönünde ne bir ayet ne de bir hadis bulunmamaktadır.
Zira Allahu Teala insana günaha girme vasfını koymuştur. İnsan günaha girecektir. Bu Allah'ın dileğidir. Zaten insan günaha girmezse Allah-u Teala günaha girecek bir milleti yaratacağını peygamber aleyhisselam şöyle bildirmiştir. Nitekim Allah Rasûlü bu gerçeği şu ifâdelerle anlatmaktadır: “Eğer siz hiç günah işlemeseydiniz Allah, sizin yerinize günah işleyen ve tevbe eden bir topluluk yaratır ve onları bağışlardı.” 1) Müslim, Tevbe, 10.
Hal böyle olunca, nefsine yenik insan günaha girecektir. Allah-u Teala'nın tevvab, tevbeleri kabul eden vasfı da bunun gereğidir. Ancak, Allah'a isyan eder derecesinde olmayan günahların arkasından yapılan tevbe, yapılan bir bir nasuh tevbesi ve bir daha o günahı işlememesi, o günaha girmemeye çalışması Allah katında makbuldür. Kul tevbe eder, pişman olur, af diler. Allah'ın sonsuz rahmeti ile affa uğrayacağını ümit eder. Bu nedenle Müslüman'ın bilinen, sayılan büyük günahlardan uzak durması cehennemden de uzak durması için sebeptir.
Bir çok ilmi kitapta günahlarından dolayı cehenneme girecek olan Müslümanlardan söz edildiği, cezasını çektikten sonra cennete gireceği, hatta cehennemden cennete girecek olanların alınlarında yanık izi, ceza çektiğine dair iz olacağı söylenmektedir. Bunlar sadece varsayım olarak dile getirilmekte ve ne bir ayet ne de bir hadis delil olarak getirilmemektedir.
Bu şekilde yazanların inanıyoruz ki, rahmeti, merhameti, affı geniş olan, kullarını affetmek için sayısız sebepler yaratan Allah-u Teala'yı tanımadıkları, içlerinde şüphe olduğu, hatta nefsi düşünceler içerisinde bunu kavrayamamaları adına karar vermiş olmaları anlaşılır gibi değil.
Allahu Teala, kendisine iman eden, ortak koşmayan, tüm indirdiği kitaplara, gönderdiği tüm elçilere, meleklerine, ahiret gününe, hayır ve şerrin Allah'tan olduğuna kalben inanan, tasdik eden, ibadetlerini yerine getirmeye çalışan, kul hakkından sakınan, insanları aldatmayan hangi kulunu cehenneme atmak ister ki...
"Kötülük işleyenler ise, yaptıkları kötülük kadar ceza görürler. Kendilerini bir zillettir kaplayacak... Onları Allah’ın bu cezasından koruyup kurtaracak bir kimse yoktur. Yüzleri sanki kapkaranlık gece parçalarıyla kaplanmıştır. İşte onlar cehennemliktir. Hem de orada ebedî kalacaklardır." Yunus 27
Allah, münafık erkek ve kadınlara ve inkarcılara, ebedi kalacakları cehennem ateşini va’detmiştir. O, onlara yeter. Allah onlara lânet etmiştir! Ve onlara kalıcı bir azab vardır.” (Tevbe: 68)
Onlar, Allah’ın yanında başka ilah tutup ona yalvarmazlar. Allah’ın haram kıldığı cana haksız yere kıymazlar. Ve zina etmezler. Kim bunları yaparsa, cezasını bulur. Kıyamet günü azabı kat kat olur, orada, alçaltılarak temelli kalır.” (Furkan: 68, 69)

Yazıya koyduğumuz ayetlerde olsun, diğer ayetlerde geçenlerde olsun dile getirilen “Hulud, Halidin” kelimeleri uzun süre kalmak, ”Ebeden” şeklinde geçen kelimenin ebedi olarak kalmak anlamını ifade etmesi cehenneme gireceklerin ebedi olarak cehennemde kalacağı ve azabının da devamlı olacağına işarettir. Ayetlerde gördüğümüz gibi cehenneme giren ebedi olarak orada kalacaktır. Girenin çıkma şansı yoktur.
Yahudiler ''Biz Allah'ın sevgili kullarıyız. Cehenneme girsek bile bir müddet kalıp çıkarız'' demişlerdir. Bunun üzerine ''Siz Allahtan söz mü aldınız? Kimin günahları ağır gelirse orada kalıcıdır'' diyerek cehennemden çıkış olmadığına dikkat çekilmiştir.



Dediler ki: 'Sayılı günlerin dışında, ateş asla bize değmeyecektir.' De ki: 'Allah katından bir ahid mi aldınız? -ki Allah asla ahdinden dönmez Yoksa Allah'a karşı bilmediğiniz bir şeyi mi söylüyorsunuz?' İş onların sandığı gibi değil! Kötülük ve çirkinlik kazanan, suçu kendisini kuşatmış olan kişiler, ateşin dostudurlar. Sürekli kalacaklardır onun içinde. [2/Bakara Suresi 80-81]



Ve bir başka ayet...
"Onların bu tutumu “Sayılı günler dışında bize ateş asla dokunmayacak” demelerinden ötürüdür. Uydura geldikleri yalanlar dinleri hakkında kendilerini yanıltmaktadır. (Ali İmran 24 )
Bu iki aytte Yahudi ve Hristiyanların kuruntularına verilen cevabı da görmektesiniz. Peki, günümüz Müslüman geçinenlerinin de buna benzer söz ettiğini de biliyor musunuz.
Ve Allah c.c. bu iddia da bulunan Müslümanlara sormaz mı.. "Benden söz mü aldınız", diye..
Yukarıda, tüm yaratılan insanın hem cehennemi hem cenneti göreceğini dile getirmiştik. Ve bu konuda ayet ve hadiste vardır. Doğrudur. Tüm insanlar cenneti de cehennemi de görecektir. Neden görecektir. Tüm insanlar her ikisine de uğrayacaktır. neden uğrayacaktır.
İbret için. Pişmanlık için. Ders almak için. Kazandığını ya da kaybettiğini görmek için...Cennete girecek kulun cehenneme uğratılması, orayı görmesi dünyada iken ne kadar doğru bir yaşam sürdüğünü, kendisinin kazananlardan, mükafat görenlerden ve cehennemin ne kadar korkunç bir yer olduğunu görmesini sağlamak içindir.
Cehenneme gitmeden önce cennetin kafirlere, münafıklara, müşriklere velhasıl günahkar olarak ölenlere gösterilmesinin sebebi de kaybettiklerinin ne olduğunu görmeleri nedeniyledir.
Kaldı ki bu durum ayette şöyle dile getirilmiştir.
"Zâlimleri görürsün ki, azabı gördükleri zaman 'Geri dönecek bir yol var mı?' derler." (Şûrâ: 44)
"Günahkârlar ateşi görürler, içine düşeceklerini iyice anlarlar, fakat ondan savuşacak bir yer bulamazlar." (Kehf: 53)
"O gün insan neyin peşinden koşmuş olduğunu, ne uğurda çalıştığını anlar. Cehennem her bakanın göreceği şekilde gösterilir." (Nâziat: 35-36)
Bu arada insanlar her ne kadar 7 kat cehennem 8 kat cennet bilgisinden haberdar olsa da, herkesin cennet denilince aynı cennete, cehennem denilince aynı cehenneme gireceği sanılmaktadır. Bu bir hatadır. Mesela, Vakıa süresinde Allah-u Teala Naim cennetlerine önceki ümmetlerden pek çoğunun sonraki ümmetlerden de pek azının gireceğine işaret eder.
Yani, cehenneme de cennete de insanlar günahları ve sevapları doğrultusunda derecelerine göre hak ettikleri yere gireceklerdir ve ebedi orada kalacaklardır
Kur’an-ı Kerim cennet hakkında şöyle buyurmuştur
Ey insanlar! Rabbiniz tarafından bağışlanmaya, Allah’a ve pey­gamberlerine inananlar için hazırlanmış, genişliği yerle göğün genişliği kadar olan cennet için yarışın; bu Allah’ın dilediğine verdiği lütfüdür. Allah, büyük lütuf sahibidir.” (Hadid: 21 )
Ebedi olarak kalınacak olan cehennemden uzak kalmanın ilk şartı imandır. Yol yakınken tevbe edip imanımızı tazelemeli ve bize bildirildiği şekliyle, Allah-u Teâlâ müminlerin kendisine nasıl sığınmalarının icab ettiğini Âyet-i kerime'sinde beyan buyurmaktadır:
"Ey Rabb'imiz! Bize dünyada da iyilik ve güzellik ver, ahirette de iyilik ve güzellik ver. Bizi cehennem azabından koru." (Bakara: 201)
Bu duâ bütün hayırları içine almaktadır, bütün şerleri de uzaklaştırır.
Ebu Hüreyre -radiyallahu anh-den rivayet edildiğine göre Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz Hadis-i şerif'lerinde:
"Allah'ın azabından Allah'a sığının!" buyurmuşlardır. (Müslim: 588)
Kendileri de bizzat bu hususta ümmetine örnek olmuşlardır. Şöyle buyururlar:
"Ey Allah'ım! Cehennemin fitnesinden sana sığınırım!" (Müslim: 589)
"Ey Allah'ım! Cehennem azabından sana sığınırız." (Müslim: 590)

Doğrusunu Allah bilir. Cehennemden uzak bir ahiretiniz olması dileğiyle.

Derleme : @erolkaranet - 25.04.2020 - Güncelleme 12.05.2022
#Yargı, #Magazin, #Hastalık, #Gezi, #Dini, #Kamuda

Yorum Gönder

0 Yorumlar
*Asılsız yorum yapmayınız. Mesajlar Yönetici tarafından denetleniyor.