Namaz kılma sandalyesinde secde yapılır mı?
İmam-ı Harameyn, İmam Gazali ve Rafi'ye nispet edilen görüşler, şafii mezhebine ait el-Mecmü' isimli eserin secde bahsinde geçmektedir.
Fakat orada bahsedilen konu, başı yere koymanın mümkün olmaması halinde secdenin nasıl yapılacağı meselesidir.
Böyle bir durumda imkan nispetinde eğilerek secde yapılması veya başın yastık ve benzeri bir şeyin üzerine konularak secde edilmesi ele alınmaktadır.
Dolayısıyla konunun bağlamı,sandalyede veya ulaşım vasıtalarında namaz değil secdenin yerine getirilme biçimidir.
Ayakta namaz kılamayan hasta, sandalyede kılsa veya yükseğe secde etse câiz olur mu?
Namaz kılarken 25 cm'den yükseğe secde etmek câiz değildir. Daha az yükseğe secde mekrûhtur. Resûlullah efendimiz az yükseğe de secde etmemiştir. (R.Muhtâr s.338) Az yükseğe bile secdenin câiz olmadığını bildiren âlimler de vardır. (Câmi'ur-rumûz s.69)
Peygamber efendimiz bir hastanın yastık üzerine secde ettiğini görünce yastığı aldı. Hasta, odun üzerine secde edince onu da aldı. Sonra, (Gücün yeterse yere secde et! Yere eğilemezsen, yüzüne bir şey kaldırıp, bunun üzerine secde etme! Imâ ile kıl ve secdede, rükü'dan daha çok eğil) buyurdu.
Kimler oturarak namaz kılabilir?
Namazı oturarak kılmak ayakta durmaktan tamamen aciz olan kimse için caizdir.
• Hastalığının ziyadeleşmesinden veya geç iyileşmesinden, başının dönmesinden, şiddetli ağrı duymaktan, ayakta kaldığı takdirde idrarını tutamamaktan korkan kimse veya savaşta olup düşmandan korkan, vasıtadan inemeyecek kadar hasta olan veya indirecek kimseyi bulamayan kimse namazını oturarak kılar.
• Bulunduğu yerde kıldığı zaman namazı ayakta, camiye cemaate katıldığı takdirde ise oturarak kılan kimsenin, namazını bulunduğu yerde kılması daha efdaldir.
Namazın bir kısmında ayakta durabiliyorsa:
Bir kimse namazın tamamında olmasa da, bir kısmında ayakta durabiliyorsa, durabildiği kadarını ayakta kılar. Yalnızca ayakta tekbir alabilse dahi hüküm böyledir. Gücü yettiği kadarını yapmayan kişinin namazının caiz olmayacağından korkulur. Bu durum rükû ve secdeyi yapabilip kıyamdan aciz olan hakkındadır.
Ayakta bir kişinin yardımı ile durabiliyorsa:
Bir kimse, namazda baston, duvar vb. bir şeye veya bir kişiye dayanarak ayakta durmaya gücü yetiyorsa ve bu durum ona zarar vermiyorsa namazı böyle kılar, oturarak kılması caiz olmaz. Bu durum da rükû ve secdeyi yapabilip kıyamdan aciz olan hakkındadır.
Oturmak nasıl olur?
Hasta olan kişi, oturarak namaz kıldığı zaman, nasıl oturmak kolayına geliyorsa öyle oturur.
Teşehhütte oturduğu gibi (diz üstü) oturması, diğer oturuş çeşitleriyle eşit durumdaysa, böyle oturmak evladır.
Böyle oturamayan kimse bağdaş kurmak ve benzeri oturuş biçimleriyle oturabilir, bu şekilde namazını kılabilir.
Kıyamdan aciz olan kişi yere oturamıyor ise, kürsü, sandalye vs. herhangi bir oturağa oturabilir.
Yalnız secde yapmaya gücü yetmez ise:
Bir kimse namazda kıyamda durmaya ve rükû yapmaya gücü yetse; ama secde yapmaya gücü yetmese, namazı oturarak ima ile kılar. Rükûyu ayakta yapıp, secdeyi ima ile yapsa caiz olur; ancak efdal olan birinci şekildir.
Yalnız ayakta durabiliyor, rükû ve secde yapamıyorsa:
Bir kimse rükû ve secdeden aciz olur da ayakta durmaya gücü yeterse, namazını oturarak ima ile kılar. Ayakta ima ile kılarsa yine caizdir; ancak efdal olan birinci şekildir.
Oturarak ima nasıl yapılır?
İma; başı eğmektir, başı hareket ettirmektir. Namazını ima ile kılan kişi secdeyi, rükûdan daha aşağı eğilerek yapar. Bel eğilirse, bu ima değil rükû olur.
Secde ile rükû aynı hizada yapılırsa namaz caiz olmaz.
Secde için başına doğru bir şey kaldırırsa:
Oturarak namaz kılan bir kimse üzerine secde etmek gayesiyle yüzüne doğru yastık veya tahta gibi bir şey kaldırırsa bu tahrîmen mekruhtur.
Ancak yastık vb. şeyler yere konup da üzerine secde edilirse caizdir.
Burada bilinmesi gereken bir incelik vardır:
1- Yere konulan taş vb. şey üzerine secde sahih olup bu şeyin yüksekliği bir veya iki kerpiç (yaklaşık 20 cm.) miktarını geçmez ise, o nesnenin üzerine yapılan secde hakiki secdedir; yani namaz ima ile değil, rükû ve secde ile kılınıyor demektir. Namazını bu şekilde (rükû ve secde ile) kılan bir kimseye, ayakta namaz kılan kimse uyabilir.
2- Yere konulan şey, üzerine secde edilmesi sahih olan şeylerden değil ise, namazını ima ile kılmış sayılır ve ayakta kılanın ona uyması sahih olmaz.
Oturarak namaz kılamayan ne yapar?
Oturarak namaz kılmaya gücü yetmeyen kimse, sırtüstü yatar ve ayaklarını kıbleye doğru uzatır, ima ile kılan kişiye benzemek için başının altına yastık koyup, başını biraz kaldırır ve bu şekilde namazını kılar.
Sırtüstü yatamayan ne yapar?
Sırtüstü namaz kılmaya gücü yetmeyen kimse, yüzü kıbleye gelecek şekilde yan tarafına yatar. Efdal olan sağ tarafa yatmasıdır.
Yatan kişi kıbleye dönemez ise:
Hasta olan kişi kıbleye dönemez ise ve kendisini döndürecek kimseyi de bulamaz ise, bulunduğu durumda namazını kılar ve daha sonra da iade etmez.
İma ile namaz kılamayan ne yapar?
İma ile namaz kılamayan kimse kaşı, gözü ve kalbi ile namaz kılamaz. Kılamadığı namazları sonra kaza eder.
Bir kimse, baygınlık veya komaya girme gibi bir halden dolayı namazını kılamıyor ise bakılır:
Eğer bu hal, bir gün bir gecenin namazından (beş vakitten) uzun sürerse, bu hal içerisinde bulunduğu sırada kılamadığı namazları kaza etmez.
Eğer bu hal, beş vakit miktarı veya daha az olursa kaza eder.
Hastanın yattığı yatak veya elbisesi pis olursa:
Hastanın altındaki yatak necis ise, onu değiştirmeye gücü yetmiyor ve değiştirecek kimseyi de bulamıyor ise, öylece namazını kılar ve iade etmez.
Hastanın üzerindeki elbise devamlı necis oluyorsa veya değiştirdiği takdirde zarar hâsıl olacaksa o elbise ile namaz kılar. Elbisenin hemen pislenmesinden murat; abdest alıp namaz kılacak kadar dahi sürmeden pislik meydana gelmesidir.
Faydalanılan Kaynaklar:
İbn-i Âbidîn, c.3, s.195-210; Fetevâyi Hindiye, c.1, s.457-463.
![]() |
Yukarıda görüldüğü şekilde secde etmek tahrimen mekruhtur, Peygamber aleyhisselam men etmiştir. |
İmam-ı Harameyn, İmam Gazali ve Rafi'ye nispet edilen görüşler, şafii mezhebine ait el-Mecmü' isimli eserin secde bahsinde geçmektedir.
Fakat orada bahsedilen konu, başı yere koymanın mümkün olmaması halinde secdenin nasıl yapılacağı meselesidir.
Böyle bir durumda imkan nispetinde eğilerek secde yapılması veya başın yastık ve benzeri bir şeyin üzerine konularak secde edilmesi ele alınmaktadır.
Dolayısıyla konunun bağlamı,sandalyede veya ulaşım vasıtalarında namaz değil secdenin yerine getirilme biçimidir.
Ayakta namaz kılamayan hasta, sandalyede kılsa veya yükseğe secde etse câiz olur mu?
Namaz kılarken 25 cm'den yükseğe secde etmek câiz değildir. Daha az yükseğe secde mekrûhtur. Resûlullah efendimiz az yükseğe de secde etmemiştir. (R.Muhtâr s.338) Az yükseğe bile secdenin câiz olmadığını bildiren âlimler de vardır. (Câmi'ur-rumûz s.69)
Peygamber efendimiz bir hastanın yastık üzerine secde ettiğini görünce yastığı aldı. Hasta, odun üzerine secde edince onu da aldı. Sonra, (Gücün yeterse yere secde et! Yere eğilemezsen, yüzüne bir şey kaldırıp, bunun üzerine secde etme! Imâ ile kıl ve secdede, rükü'dan daha çok eğil) buyurdu.
Kimler oturarak namaz kılabilir?
Namazı oturarak kılmak ayakta durmaktan tamamen aciz olan kimse için caizdir.
• Hastalığının ziyadeleşmesinden veya geç iyileşmesinden, başının dönmesinden, şiddetli ağrı duymaktan, ayakta kaldığı takdirde idrarını tutamamaktan korkan kimse veya savaşta olup düşmandan korkan, vasıtadan inemeyecek kadar hasta olan veya indirecek kimseyi bulamayan kimse namazını oturarak kılar.
• Bulunduğu yerde kıldığı zaman namazı ayakta, camiye cemaate katıldığı takdirde ise oturarak kılan kimsenin, namazını bulunduğu yerde kılması daha efdaldir.
Namazın bir kısmında ayakta durabiliyorsa:
Bir kimse namazın tamamında olmasa da, bir kısmında ayakta durabiliyorsa, durabildiği kadarını ayakta kılar. Yalnızca ayakta tekbir alabilse dahi hüküm böyledir. Gücü yettiği kadarını yapmayan kişinin namazının caiz olmayacağından korkulur. Bu durum rükû ve secdeyi yapabilip kıyamdan aciz olan hakkındadır.
Ayakta bir kişinin yardımı ile durabiliyorsa:
Bir kimse, namazda baston, duvar vb. bir şeye veya bir kişiye dayanarak ayakta durmaya gücü yetiyorsa ve bu durum ona zarar vermiyorsa namazı böyle kılar, oturarak kılması caiz olmaz. Bu durum da rükû ve secdeyi yapabilip kıyamdan aciz olan hakkındadır.
Oturmak nasıl olur?
Hasta olan kişi, oturarak namaz kıldığı zaman, nasıl oturmak kolayına geliyorsa öyle oturur.
Teşehhütte oturduğu gibi (diz üstü) oturması, diğer oturuş çeşitleriyle eşit durumdaysa, böyle oturmak evladır.
Böyle oturamayan kimse bağdaş kurmak ve benzeri oturuş biçimleriyle oturabilir, bu şekilde namazını kılabilir.
Kıyamdan aciz olan kişi yere oturamıyor ise, kürsü, sandalye vs. herhangi bir oturağa oturabilir.
Yalnız secde yapmaya gücü yetmez ise:
Bir kimse namazda kıyamda durmaya ve rükû yapmaya gücü yetse; ama secde yapmaya gücü yetmese, namazı oturarak ima ile kılar. Rükûyu ayakta yapıp, secdeyi ima ile yapsa caiz olur; ancak efdal olan birinci şekildir.
Yalnız ayakta durabiliyor, rükû ve secde yapamıyorsa:
Bir kimse rükû ve secdeden aciz olur da ayakta durmaya gücü yeterse, namazını oturarak ima ile kılar. Ayakta ima ile kılarsa yine caizdir; ancak efdal olan birinci şekildir.
Oturarak ima nasıl yapılır?
İma; başı eğmektir, başı hareket ettirmektir. Namazını ima ile kılan kişi secdeyi, rükûdan daha aşağı eğilerek yapar. Bel eğilirse, bu ima değil rükû olur.
Secde ile rükû aynı hizada yapılırsa namaz caiz olmaz.
Secde için başına doğru bir şey kaldırırsa:
Oturarak namaz kılan bir kimse üzerine secde etmek gayesiyle yüzüne doğru yastık veya tahta gibi bir şey kaldırırsa bu tahrîmen mekruhtur.
Ancak yastık vb. şeyler yere konup da üzerine secde edilirse caizdir.
Burada bilinmesi gereken bir incelik vardır:
1- Yere konulan taş vb. şey üzerine secde sahih olup bu şeyin yüksekliği bir veya iki kerpiç (yaklaşık 20 cm.) miktarını geçmez ise, o nesnenin üzerine yapılan secde hakiki secdedir; yani namaz ima ile değil, rükû ve secde ile kılınıyor demektir. Namazını bu şekilde (rükû ve secde ile) kılan bir kimseye, ayakta namaz kılan kimse uyabilir.
2- Yere konulan şey, üzerine secde edilmesi sahih olan şeylerden değil ise, namazını ima ile kılmış sayılır ve ayakta kılanın ona uyması sahih olmaz.
Oturarak namaz kılamayan ne yapar?
Oturarak namaz kılmaya gücü yetmeyen kimse, sırtüstü yatar ve ayaklarını kıbleye doğru uzatır, ima ile kılan kişiye benzemek için başının altına yastık koyup, başını biraz kaldırır ve bu şekilde namazını kılar.
Sırtüstü yatamayan ne yapar?
Sırtüstü namaz kılmaya gücü yetmeyen kimse, yüzü kıbleye gelecek şekilde yan tarafına yatar. Efdal olan sağ tarafa yatmasıdır.
Yatan kişi kıbleye dönemez ise:
Hasta olan kişi kıbleye dönemez ise ve kendisini döndürecek kimseyi de bulamaz ise, bulunduğu durumda namazını kılar ve daha sonra da iade etmez.
İma ile namaz kılamayan ne yapar?
İma ile namaz kılamayan kimse kaşı, gözü ve kalbi ile namaz kılamaz. Kılamadığı namazları sonra kaza eder.
Bir kimse, baygınlık veya komaya girme gibi bir halden dolayı namazını kılamıyor ise bakılır:
Eğer bu hal, bir gün bir gecenin namazından (beş vakitten) uzun sürerse, bu hal içerisinde bulunduğu sırada kılamadığı namazları kaza etmez.
Eğer bu hal, beş vakit miktarı veya daha az olursa kaza eder.
Hastanın yattığı yatak veya elbisesi pis olursa:
Hastanın altındaki yatak necis ise, onu değiştirmeye gücü yetmiyor ve değiştirecek kimseyi de bulamıyor ise, öylece namazını kılar ve iade etmez.
Hastanın üzerindeki elbise devamlı necis oluyorsa veya değiştirdiği takdirde zarar hâsıl olacaksa o elbise ile namaz kılar. Elbisenin hemen pislenmesinden murat; abdest alıp namaz kılacak kadar dahi sürmeden pislik meydana gelmesidir.
Faydalanılan Kaynaklar:
İbn-i Âbidîn, c.3, s.195-210; Fetevâyi Hindiye, c.1, s.457-463.