"وَسَلَامٌ عَلَى الْمُرْسَل۪ينَۚ" "Veselâmün alel mürselîn"
Saffat süresi 181. ayet meali "Bütün peygamberlere selam olsun"
Yukarıda belirtilen ayeti kerime ve Türkçe açıklamasından anlıyoruz ki, Kainatın yegane sahibi ve kudreti elinde tutan Rabbimiz hak teala hazretleri bütün peygamberlere selam vermektedir.
Ve bir başka ayette de peygamberlere selam vermemizi emretmektedir.
"Gerçekten Allah ve melekleri Peygambere salât ederler. Ey iman edenler! siz de ona teslimiyetle salât ve selâm edin."
Ve ille de özellikle da Ahzap süresinde (56.ayet ) alemlerin efendisi ve tüm insanlığın bağlı olduğu yegane dinin mensubu olan Müslümanların da peygamberi Hazreti Muhammed'e (selam onun üzerine olsun ) selam vermeyi mecbur kılmıştır.
Ve ille de özellikle da Ahzap süresinde (56.ayet ) alemlerin efendisi ve tüm insanlığın bağlı olduğu yegane dinin mensubu olan Müslümanların da peygamberi Hazreti Muhammed'e (selam onun üzerine olsun ) selam vermeyi mecbur kılmıştır.
Geçtiğimiz şubat ayında hutbelerde Allah'a tazimi yerine getirmeyen peygamberimizin adı geçtiğinde bir kerecik bile "salli aleyhi ve sellem - salat ve selam onun üzerine olsun" demekten aciz bulunup sas ya da sav harfçiklerini kullanmayı tercih eden hutbe hazırlayanlara ithafen "Allah'a Tazim Gerekmez mi ve S.A.S Ne Demek" yazmıştık.
Ne yazık ki biz yazmakla kalsak da onlar bu konuda alışkanlıklarını terk etmediler.
Kulu oldukları Allah'a ve Ümmetinin bir ferdi oldukları peygambere salat ve selamı acıkça ifade etmekten imtina eden ne var ki milyonlarca insana her hafta akıl veren kişilerin bu davranışlarını anlamak mümkün değil.
Oysa yukarıda da belirttiğimiz gibi hem peygamberlere hem de bilhassa şanı yüce Hazreti Allah'a tazim mutlak yerine getirilmesi gereken bir emir vardır.
Son olarak Kurban bayramı vesilesiyle sıkça Hazreti İbrahim aleyhisselam ve Hazreti İsmail aleyhisselam'dan söz eden hutbe de bir kez olsun bu iki peygambere selam verilmemiş ve böylece Allah c.c'nın emri yok sayılmıştır.
Ve hatta çileli anne Hazreti Hacer'e (Allah ondan razı olsun ) bile tazimde bulunulup dua edilmemiştir.
Bugün camilerimizde bile adlarına rastlayamadığımız peygamberler bizlerin düşmanı mıdır (haşa) ki bir selamı bile onlardan esirgiyoruz.
Oysa ki Allah c.c. Kur'an'da söz ettiği tüm peygamberlere selam vermiştir.
27:59 - (Resulüm!) de ki: "Hamd olsun Allah'a, selam olsun seçkin kıldığı kullarına. Allah mı hayırlı, yoksa O'na koştukları ortaklar mı?"
37:79 - Bütün âlemler içinde Nuh'a selam olsun.
37:109 - Selam olsun İbrahim'e...
37:120 - Selam olsun, Musa ile Harun'a.
37:130 - Selam olsun İlyâsîn'e .
37:181 - Gönderilen bütün peygamberlere selam olsun.
Oysa ki Allah c.c. Kur'an'da söz ettiği tüm peygamberlere selam vermiştir.
27:59 - (Resulüm!) de ki: "Hamd olsun Allah'a, selam olsun seçkin kıldığı kullarına. Allah mı hayırlı, yoksa O'na koştukları ortaklar mı?"
37:79 - Bütün âlemler içinde Nuh'a selam olsun.
37:109 - Selam olsun İbrahim'e...
37:120 - Selam olsun, Musa ile Harun'a.
37:130 - Selam olsun İlyâsîn'e .
37:181 - Gönderilen bütün peygamberlere selam olsun.
E, Diyanet'e ne oluyor..
Haşa, Allah'tan çok mu biliyorlar yoksa peygamberlere selam göndermeyecek kadar kendilerini üstün mü görüyorlar
Ve bunu insanlara dinin öğretmekle mükellef olan bir kurum olan Diyanet adını taşıyan kurumda bile göremezken, bu selam vermeyi insanlara nasıl izah edeceğiz.
Belki de biz işi abartıyoruz.
Her hafta üstü kapalı olsa da tekrarlanan "Allah fuhşu,kötü alışkanlıkları yasaklar " ayeti kerimesinin içinde gizli bulunan faizi dilediği gibi kullanan Diyanet'ten Allah'ın emrine itaat etmesini beklemek abesle iştigal etmemize mi sebep oluyor.
Veselâmün alel mürselîn.
Selam olsun tüm peygamberlere
Ve salat olsun selam olsun son peygambere
Ve salat olsun selam olsun son peygambere
Erol Kara - 19.08.2019