Şarküterilerin en gözde ürünü pastırma, yapılışı itibariyle hem tuz hem de baharatı bol bir besin.
Pastırma tüketiminin hangi durumlarda riskli olabileceğini, içindeki maddelerin sağlığa etkilerini ve tüketim koşulları neler olabilir
Pastırma, yapılışı itibari ile oldukça tuzlu bir et ürünüdür. Bu nedenle özellikle tansiyon, böbrek ve kalp hastalarının pastırmayı tüketmemeleri önemlidir.
Etin üzerindeki çemen otu ise bazı bilimsel araştırmalara göre kandaki yağlanmayı olumlu yönde etkileyen ve insülin direncini düşüren özelliklere sahiptir.
Aynı zamanda HDL kolesterolü olumlu yönde etkiler ve sindirimi destekler.
Günümüzde çemeni ayrı olarak da kullanmak mümkündür. Her ne kadar bilimsel çalışmalarla desteklenmese de çemen (huy otu) tohumunun anne sütünü artırıcı etkisi olduğu da düşünülmektedir.
Günümüzde çemen hamurunda kullanılan çemen unları saf olmayıp çoğunlukla buğday ve burçak unu ile birlikte bir karışım halinde bulunmaktadır.
Bu nedenle özellikle çölyak hastalığı olan veya buğday alerjisi olan kişilerin pastırma tüketiminde çemensiz olan ürünleri kullanmaları gerekir.
Sarımsak, kendine has tat ve kokusu ile çemen hamuruna giren en önemli unsurlardan biridir.
Sarımsak, pastırmaya koku ve tat kazandırmasının yanı sıra en önemli özelliği bakterisid ve fungusid etki göstermesidir.
Yani etin bekleme süresince bozulmasının önüne geçer. Birçok araştırmacı sarımsağın çeşitli mikroorganizmaların gelişmeleri üzerine inhibitör etki yaptığını bildirmiştir. Sarımsağın bu etkisinin yapısında bulunan allisinden ileri geldiği belirtilmektedir.
Her ne kadar çemenle korunaklı hale gelse de pastırma yine de çiğ ettir ve çiğ et tüketimi çeşitli bağırsak parazitlerine sebep olabilir.
Pastırmayı pişirmek dendiğinde aklınıza kızartma gelmesin!
Pastırma da dahil olmak üzere, hiçbir besinin kızartılması tercih edilmemelidir.
Ancak pastırmayı geleneksel bir lezzet olarak kuru fasulyeye ilave edip tüketebilirsiniz.
Böylece aynı zamanda kuru baklagillerden bol posa alarak, kalbinizi de pastırmanın verebileceği zarardan korumuş olursunuz.
Pastırma geleneksel yöntemle hazırlandığında sucuk, salam ve sosisten farklı bir üründür. Ancak günümüz teknolojisinde pastırmada nitrit, nitrat gibi koruyucu maddelerle işlem görüyor olabilir. Böyle olunca da diğer şarküteri ürünlerinden farkı kalmaz ve sağlığı diğerleri gibi ciddi anlamda tehdit edici hale gelebilir.
Bu tarz şarküteri ürünlerinin diyabet riskinin, kalp damar hastalıkları riskini, hipertansiyonu ve kolon kanserlerini tetiklediği bilinen bir gerçektir. Bu nedenle pastırma tüketiminde mutlaka geleneksel yöntemle üretilmiş olanları tercih etmek, pişirerek tüketmeye özen göstermek ve çok sık tüketmemekte fayda vardır.
Şarküteri ürünlerine, işlem görme sürecinde zararlı Listeria ve Staphylococcus bakterileri bulaşabilir. Şarküteri ürünlerini hijyen pratiklerine güvendiğiniz yerlerden almaya ve evde buzdolabında muhafaza etmeye özen gösterin. Kırmızı eti ise yeterli sıcaklığa ulaşana kadar pişirmeden tüketmemeye özen gösterin.
Gıda Zehirlenmesinin Belirtileri Nelerdir?
Gıda zehirlenmesinin belirtileri bozulmuş ve bayatlamış gıdanın tüketilmesinden saatler sonra başlayabileceği gibi, bazen günler sonra da ortaya çıkabilir. Belirtiler sorunun hangi gıdadan kaynaklandığına göre değişiklik de gösterebilir. Ancak zehirlenme vakalarının birçoğunda genellikle şu belirtilerden bir veya birden fazlası görülür:
Mide bulantısı
Kusma
İshal, kanlı ishal
Karın ağrısı ve mide krampları
Ateş
Gıda Zehirlenmesi Nedeniyle Ne Zaman Doktora Gitmek Gerekir?
Birçok gıda zehirlenmesi vakası bol su içmek ve istirahat ile ortadan kaybolur. Ancak şu durumlarda doktora gitmek gerekir:
Çok sık kusma ve sıvıyı vücutta tutamama halinde
Semptomların üç günden uzun sürmesi durumunda
Kanlı kusma ve kanlı ishal vakalarında
Üç günden uzun süren ishal halinde
Midede aşırı ağrı ve acı varsa
Ağızdan ölçülen ateşin 38 dereceden yüksek olması halinde
Aşırı susama ve ağız kuruluğu gibi dehidrasyon semptomları varsa
Bulanık görme, kas zayıflığı veya kollarda uyuşma gibi nörolojik semptomlar görülürse doktora gitmek gerekir.