(Edirne, .. – İstanbul 1618)
Cizyedar, mukataacı, defterdar vekili, başdefterdar oldu
Ulemadan Fethullan Efendinin oğlu Gülşenîliğin ileri gelenlerinden Muhyî Gülşenî'nin kardeşidir. İstanbul'a giderek orada cizyedarlık, mukataacılık yaptıktan sonra defterdar vekilliğine kadar yükseldi.
1604'de ordu defterdarlığına getirildi; iki yıl Avusturya cephesinde görev yaptı. Mahmut Paşa'nın ölümü üzerine 1606'da vezirlikle atandığı başdefterdarlığı 1613'de azline kadar sürdürdü.
Uzun süren savaş yıllarına rastlayan defterdarlığı sırasında daha çok cephelerde bulundu.
1615'de sadrazam Öküz Mehmed Paşa'nın İran seferisi sırasında sadaret kaymakamlığına getirildi. sadrazamın 1616'da azli üzerine sadrazamlığın kendisine verilmesini umduysa da bu gerçekleşmedi. üzüntüsünden öldü, ölümünden sonra yüz yük (bir milyon) akçesi çıkmıştı.
1613’te azledilerek Rumeli, Karaman ve Halep valiliklerine gönderildi.
Mali konularda derin bilgisiyle tanınan Ahmed Paşa büyük bir servetin sahibiydi.
İstanbul'da Vefa'da bir medrese, Edirne'de bir kervansaray, Tunca nehri üzerinde bir köprü yaptırdı.
Mali işlerde çok kabiliyetli, olduğu söylenir.
Edirne’de tamamlanmamış bir hanı, İstanbul’da Vefa’da bir medresesi vardır. Ayrıca Kocamustafapaşa camiine bir kapı ve mahfel ile Eyüp camiine de musalla önündeki ilâveyi yaptırmıştır.