YARGITAY 12. Hukuk Dairesi
ESAS: 2013/31239
KARAR: 2013/38841
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçluların yasal sürede icra mahkemesine başvurarak zamanaşımı itirazı ile birlikte, imza itirazını ileri sürdüğü, mahkemece, borçluya, alacaklının vekilinin ad, soyad ve adresinin adresleri itiraz dilekçesinde yazılı olmadığı için tamamlamak üzere 1 haftalık kesin süre verildiği, daha sonra da eksik hususların tamamlanmadığı gerekçesiyle HMK'nun 119/ç-2 maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği görülmüştür.
İcra mahkemesine yapılan başvuru, İİK. nun 169/a maddesine dayalı borca itiraz niteliğinde olup, Medeni Usul Hukuku anlamında dava olmadığından HMK. nun davaya ilişkin kuralları mutlak olarak uygulanmaz, ancak özel yasa olan İİK hükümleri ile çelişmeyecek ölçüde uygulanır. Somut olayda itiraz dilekçesinde alacaklı vekilinin ad, soyad ve adres bilgileri bulunmasa da takip dosyasında alacaklı vekilinin bilgilerine ulaşılabileceği anlaşılmaktadır. Bu nedenle mahkemece oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, 6100 Sayılı HMK.nun 119/ç-2 maddesi gereğince verilen kesin süreye rağmen taraf teşkilinin sağlanmadığı gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ :Borçluların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.
ESAS: 2013/31239
KARAR: 2013/38841
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçluların yasal sürede icra mahkemesine başvurarak zamanaşımı itirazı ile birlikte, imza itirazını ileri sürdüğü, mahkemece, borçluya, alacaklının vekilinin ad, soyad ve adresinin adresleri itiraz dilekçesinde yazılı olmadığı için tamamlamak üzere 1 haftalık kesin süre verildiği, daha sonra da eksik hususların tamamlanmadığı gerekçesiyle HMK'nun 119/ç-2 maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği görülmüştür.
İcra mahkemesine yapılan başvuru, İİK. nun 169/a maddesine dayalı borca itiraz niteliğinde olup, Medeni Usul Hukuku anlamında dava olmadığından HMK. nun davaya ilişkin kuralları mutlak olarak uygulanmaz, ancak özel yasa olan İİK hükümleri ile çelişmeyecek ölçüde uygulanır. Somut olayda itiraz dilekçesinde alacaklı vekilinin ad, soyad ve adres bilgileri bulunmasa da takip dosyasında alacaklı vekilinin bilgilerine ulaşılabileceği anlaşılmaktadır. Bu nedenle mahkemece oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, 6100 Sayılı HMK.nun 119/ç-2 maddesi gereğince verilen kesin süreye rağmen taraf teşkilinin sağlanmadığı gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ :Borçluların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.
@erolkaranet - 15.03.2017