550 Yılını geride bırakan İstanbul’un değil dünyanın hayran kaldığı, büyük alışveriş markalarının yer almak arzusu içerisinde bulunduğu ve her insanın merak ettiği ve İstanbul’a gelenlerin ilk ziyaret etmek istediği Kapalıçarşı ne yazık ki yakın bir tarihte çökme tehlikesi ile karşı karşıya kalabilir.
Değeri verilse Türkiye’nin en büyük alışveriş merkezi olabilecek ve küçük bir ilçe konumunda bulunan Kapalı Çarşı bakımsızlıktan, esnafın dernek yapsın, derneğin esnaf ve belediye , il özel idaresi, vakıflar yapsın diye birbirine topu attığı adam sendecilik yüzünden çarşı son zamanlarda zor günler yaşıyor.
Tarihi çarşının içinde yıllardır bulunan esnafa göre, çarşının en büyük problemi ihmal edilen binanın ta kendisi. Çatılardaki çatlaklardan dolayı en ufak bir yağmur karşısında çarşıyı su bastığını anlatan esnaf, yıpranan tarihi çarşı için ellerinden geleni yapmak istediklerini fakat bazı nedenlerden ötürü eli kolu bağlı oturmak zorunda kaldıklarını anlatıyor.
Çarşının içinde pek çok mağaza, kuyumcu, atölye, lokanta, kahve gibi çok çeşitte esnaf bulunuyor. “Utançtan turistlerin yüzüne bakamaz, sebebini sorana bahane bulamaz olduk. Ara sokak ve caddeler bakımsızlığın resmi, tarihe mal olmuş böylesine güzel bir mirasa sahip olamamamızın görüntüsü budur” diyen esnaf binanın artık yağmur sularından kararan duvarlarını göstererek, çatıda çatlakların olduğunu anlatıyor. "Yağmur ve kar yağdığında sular altında kalıyoruz. Duvarlar çürüdü. Turistler de resimlerini çekiyor. " diyenlerin yanı sıra “ ilk yapılması gereken işin çatının tamiri… Yağmur yağdığında logarlar tıkalı olduğu için direklerden sızıntı yapıyor. Rutubet nem duvarları çürütüyor" denildi.
Kapalı Çarşıyı kimin onaracağı tartışmaları yüzünden 1980 yılından bu yana yenileme ve yapılanma konusunda bir adımın atılmadığını anlatan esnaf çalışmalar başlatılmazsa çarşının ‘çürüyerek başlarına yıkılacağını” belirtti.
550 yıllık Kapalı Çarşı yaklaşık 30 bin kişiye geçim imkânı sağlarken bakım ve onarıma gelindiğindekimsenin kılı kıpırdamıyor, denildi. Çarşı için son yağmurlarla kubbeleri destekleyen küflü ve çürümekte olan kolonların su içerisinde kalması, kubbelerdeki işlemelerin patır patır dökülmesi, Yerebatan sarayında dolaşır gibi başlarından aşağıya suların damlaması, çatıdan akan suların dere gibi kolonlardan süzülmesi nedeniyle sıkıntı yaşadıklarını belirten esnaf çatının gerekli yerlerden izin alınarak bir an önce onarılması gerektiğini belirtti.
EROL KARA - 29.12.2011

Habertürk - 29.11.2011