’Buyur Allah’ım buyur işte kapına geldim, buradayım Senin eşin ve benzerin yoktur Bütün hamdler, şükürler yalnızca sanadır ve mülk senindir ’
Dedik. Dediniz.
Döndünüz ve Geldiniz.
Şimdi hacı oldunuz.
Acı olmamanızı canı gönülden âlemlerin Rabbi Allahu Teâlâ’dan isterken haccınızın mebrur ve tekrar nasip olmasını dilerim.
Kutlu insan, güzel insan, Allah celle celaluhunun güzel misafirleri vatanınıza hoş geldiniz.
Evinize hoş geldiniz.
Umarız çocuklarınız, eviniz bıraktığınız gibidir.
Ne mutlu sizlere.
Ne mutlu sizi yolcu edip karşılayanlara..
Arındınız
Tertemiz oldunuz
Oldunuz da..
Bununla kalmalısınız.
Bu yolculuğu ne kadar beklediniz. Ne dualar ettiniz. Siz bilirsiniz.
Öyle ya da böyle Allah nasip etti, buradasınız.
Evinizden, yurdunuzdan, eşinizden, işinizden, çevrenizden, dostunuzdan ayrıldınız
Hz. İbrahim Aleyhisselam oldunuz. Hazreti Hacer ( Allah ondan razı olsun) oldunuz. Hazreti İsmail Aleyhisselam oldunuz. Hz. Muhammed’i (Aleyhisselam) yaşadınız.
Meleklerin kıskandığı kul oldunuz.
Ve hacı olarak evinizi, köyünüzü, beldenizi şereflendirdiniz.
Size hacı diyecekler.
Gönlünüz hoş olacak.
Kulaklarınızdan “hacım” sözü girdikçe gönül bahçenizde güller açacak.
Birkaç gün, birkaç ay bu sürecek.
Ya sonra…
Bundan sonrası tehlikeli.
Hatırla..
Yola çıkarken ailenizle, eşinizle, dostunuzla helâlleşip diri iken ölüm elbisesine, ihrama büründün.
Günahlarının katmerli oluşundan muzdarip tövbe dedin.
Bana bir fırsat daha ver diyerek rabbine yalvardın.
“O günahkârların, Rableri huzurunda başları öne eğik halde, “Rabbimiz! Gördük, duyduk. Şimdi bizi (dünyaya) geri döndür de, iyi işler yapalım. Artık kesin olarak inandık.” diyecekleri zamanı bir görsen!” (Secde, 12)
Demeyi kıyamet sonrası yaşamadan yaşamış gibi bir lütufla karşılaştın.
Kul borcunun dışındakilerinin affıyla ülkene döndün. Ailene kavuştun.
Arafat’ta “Rabbe kul olduğunu” gördün.
Ölü gibi dünyadan çekilmiş oldun.
Ve dünyaya döndün.
Hacı olmanın yükü omuzlarında.
Peygamber Efendimizin ifadesiyle annenden doğmuş gibi; arınmış, temizlenmiş ve şuurlanmış olarak yeniden hayata döndün
Sevgili Yunus Emre “Aksakallı bir koca, Bilinmez hâli nice, Emek vermesin hacca, Bir gönül yıkar ise” diyerek tarifi hoş bir şekilde hacının gönül yıkmamasını tavsiye etmiş.
Yani hacı ahlâk örneği olacak.
Peygamberin temsilcisi olduğunu hissedecek.
Sahabe gibi yaşayacak.
İslam günlük hayatta ne istiyorsa Hacı onu yaşayacak.
Şehvet yok, öfke yok, kötülük yok, haklı olsan dahi tartışma yok
Ticarete dönsen hile yok.
İşçi çalıştırsan hakkını yemek yok.
Faiz yok. Zina yok.
Taşladığın şeytanla arkadaşlık yok.
Nefsine efendi olacaksın
Sen Hacı olmakla kendine öyle bir sorumluluk verdin ki..
Altından kalkamazsan hacca gitmemişten, tövbe etmişten daha fazla mahvolacaksın.
Her şeyi misliyle göreceksin.
Hacılığını acılığa döndürürsen bunlara hazır ol.
Aziz ve celil olan Allah’ın halifesi olarak döndüysen MÜSLÜMAN olarak yaşamalısın.
Yoksa…
EROL KARA
