Hicri 1400 yılın ilk günü…Günlerden Salı…Sabah ışıkları henüz ortalığı aydınlatmaya başlamadan biraz önce... Yaklaşık İranlı 1000 kadar silahlı kişi sabah namazının kılındığı Mescid-i Haram’a girdi. Mescid-i haram ele geçirildiğinde bir gurup silahlının “Allahu Ekber” nidaları mescidi çınlatırken diğer bir gurup da mescidin kapılarını kapatıyor, Kabe’nin güvenliğinden sorumlu birlikleri tutukluyorlardı. Üçüncü bir gurup da Mekke semasına kuşbakışı hakim olan minarelere doğru yönelmişlerdi..
Kabe’nin dışında ise bir gurup arka tarafı güvenlik altına alabilmek için Ebu Kubays dağında mevzilendiler. Kabe çevresindeki evlere de yerleşenler vardı.
Bu arada Kabe’nin içerisinde bulunan çok sayıda gizli polis tabanca ve sopalardan ibaret hafif silahlarıyla baskın yapanlara karşı koymak isterken yoğun silahlı ateş önünden kaçmak zorunda kalmışlarıd.
Suud makamları Mescid-i Haram çevresindeki bölgelerden halkı boşalttılar. Bölgeye büyük çapta güvenlik kuvvetleri yönelerek, Kabe etrafındaki bölgelerde mevzilendiler. Aynı anda, eylemcilerin yerlerini ve mevzilerini tespit etmek üzere Kabe üzerinde uçuşan birkaç tane helikopterle resimler çekmeye başladılar. Daha sonra Suud rejiminin isteği üzerine gelen Amerikan ( veya Fransız ) birlikleri ile daha önce hiç kullanılmamış uçaklar getirildi. Suud rejimi Amerikan birliklerinden yardım istedi. 3000 Amerikan ( veya Fransız ) komandosu Suud komandoları kıyafetine bürünerek Mekke’ye girdi. Aynı anda Ürdünlü komandolarda yardıma ulaşmış ve ordudan getirilen 30.000 askerle büyük bir güç oluşturulmuştu.
Kabe’deki bu savaş 22 gün devam etti. Suud rejimi çok sayıda kayıplar verdi.
Hedefi katılımcıları İslam'a davet etmek olan özel programda Çinli katılımcılara, Çince yazılmış ve İslam dinini ifade eden kitapçıklar hediye edildi. Normalde Suudi kurallarına göre, Mekke ve Medine'ye gayrimüslimlerin girmesi yasak.
Aslında yıllardır gerçeği ortaya çıkmayan olayda İranlılar yaptı denilse dönemim İran Lideri Ayetullah Humeyni bunun Amerikan ve Yahudi işbirlikçilerinin işi olduğunu söylemişti.
Konumuz bu değil. Merak eden arşivlere bakabilir. Bizim demek istediğimz noktaya dikkatinizi çekmek istiyoruz.
Şimdi şuraya dikkat edelim.
Gayrimüslümlerin Mekke'ye girmesi İslamın Mekke'yi fethetmesinden bugüne hatta kıyamete kadar yasaktır.
Oraya temiz olmayanlar giremez. Yani Müslüman olmayan hiç bir insanoğlu Mekke sınırları içerisinde dolaşamaz. Nasıl oldu da Amerikalı ( veya Fransız ) askerler Kabe'ye kadar girdi. İslami çevrelerin tepkisini çekmek istemeyen o zamanki Suudi Hükümeti onca askere Suudi elbiselerini giydirirken her birini kelime-i Şehadet getirterek bir anda Müslüman (!) yapmıştı.
Sorun verilen fetva ile çözülmüştü.
Kabe iman etmemiş ama kelime-i Şahadeti lafta getirmiş bir güruh tarafından çiğnenmişti.
Daha masum gibi olabilecek bir başka gözlemimden söz edeyim.
Hac ve umre seyahatlarımde bilhassa Mekke'de işyeri bulunan Türklerin arasında da süryanilerin bulunduğuna bizzat şahit olmuş, nasıl girdiklerini, nasıl işyeri açtıklarını sorduğumda acı bir cevap almıştım.
Nüfus cüzdanlarında din hanesinde İslam yazması onların rahatça kutsal topraklara girmelerine yol açıyordu.
Gayrimüslümlerin fetva ile müslüman edilmesinden yıllar sonra Kabe genişletme çalışmaları yapılan zamanımıza gelelim.
Geen yıllarda 11 Arallık 2011 tarihinden itibaren genişletme çalışmaları nedeniyle resmen şantiye alanına dönen Mekke’deki Mescidi Harem inşaatına Alman iki firmanında katıldığı haberlerde yer almıştı.
Ve ona istinaden yazmıştık. Almanların Kabe'de ne işi var?. Müslüman olmayan hiçbir insanın Mekke ve Medine’ye girmemesi gerekirken bu inşaat çalışmalarında iki Alman firmanın nasıl ve ne şekilde çalışma yapacağı, Harem bölgesine nasıl girecekleri konusu Arabistan’daki din âlimlerini de ikiye bölmüş ama çözüm ne yazıkki ihalenin feshi konusunda olmamıştı.
İnanılacak gibi değil. Hani ülkelerinden Müslüman olarak Hac veya umre vazifesi yapmak için geldiler dense sorun yoktu. Ancak metro çalışması için geldiler denince bunda bir hinlik olduğunu düşünmek zorunda kaldım.
Bunlarda bir fetva (!) ile Müslüman mı edildi yoksa...
Mekke'deki inşaat firmalarında çalışacak kapasitede Müslüman yok mu bu dünyada...,
Erol Kara - 10.4.2015
