6 ŞUBAT 2004

Yatsı namazından sonra umre yapmak üzere Teennem mescidi, Hz Ayşe mescidine otobüslerle ihrama girmek üzere gidildi. Burada ihram namazı kıldıktan sonra Kâbe’ye dönüyoruz
Umre tavafına başlıyoruz. İnnaateyna ve bildiğimiz dualar sayesinde Hacerü'l–Esved hizasına geldiğimizi, yere mermerlerle çizilen çizgi ve mahfillere asılan yeşil ışıktan anlıyor ve, “Bismillahu Allahu Ekber”, ile selamlıyoruz. Yani kısaca İstilam ediyoruz. Yedi sefer tekrarlanan ve arzın Müslüman merkezi noktasında hüküm süren bu sürekli dönme insanı başka alemlere götürüyor. Nihayet 7. turu (şavtı) tamamlayıp İbrahim Makamı’nın arka noktalarından birinde iki rekat namaz kılıyor ve zemzem musluklarına gidiyoruz.
Doya doya zemzemi yudumladıktan sonra Safa ile Merve arasındaki Say bizi bekliyordu. Niyetle beraber Kâbe’yi selamlayıp başlıyoruz. İki yeşil ışık arasında, “Hervele”, yaparken Hz. Hacer’in anne şefkatiyle nasıl hüzünlendiğini, nasıl kıvrandığını, susuzluktan ölmek üzere olan çocuğuna nasıl imdat aradığını, yedi kere yaşıyoruz. Safa’da ve Merve’de yine izdiham yine heyecan vardı.
Otele ulaşmak istiyoruz. Ancak bu hiç de kolay değil. Mahfilde merdivenlere ulaşmak için yaklaşık 200 saf geçeceksiniz insan yumağı haline gelen merdivenleri inecek binlerce insanı sıyırdıktan sonra otobüs durağına ancak ulaşacaksınız. Yarım saatte bu ameliyeyi gerçekleştirdikten sonra hacıların hücum ettiği bir servis otobüsüne atılıyoruz. 30 santim yere ayağımızı koyuyor ve kapanan kapıyla insanlara kenetlenip paketleniyoruz.
Otele varınca birbirimizi tıraş ediyor, gusül ile ihramdan çıkarken ayrı bir mutluluk ve ruhi rahatlık duyarken yatağın cazibesi artıyor ve ölümün kardeşine teslim oluyoruz.
7 Şubat 2004
Bu akşam veda tavafı yapılacağı söylendi. Ama gitmek istemiyorum. Gitmeyeceğim de. Veda etmek bana ağır geldi. Eşyaları toplamak için otelde kaldım. Gidenlerde öfkeyle geri geldi. Hocalardan hiç kimse gitmemişti. Bayram geçeli 3 gün olmasına rağmen hocaların söz verdiği etler gelmedi. Dedikodulara göre etler gelmiş. Hocalar kendilerine yakın olanlara dağıtmış. Dedim ya dedikodu işte...
8 Şubat2004
Veda tavafı yaptık.
9 Şubat 2004
Bugün saat 1330 da yola çıkacağız. Türkiye'ye dönmek üzere..

Yatsı namazından sonra umre yapmak üzere Teennem mescidi, Hz Ayşe mescidine otobüslerle ihrama girmek üzere gidildi. Burada ihram namazı kıldıktan sonra Kâbe’ye dönüyoruz
Umre tavafına başlıyoruz. İnnaateyna ve bildiğimiz dualar sayesinde Hacerü'l–Esved hizasına geldiğimizi, yere mermerlerle çizilen çizgi ve mahfillere asılan yeşil ışıktan anlıyor ve, “Bismillahu Allahu Ekber”, ile selamlıyoruz. Yani kısaca İstilam ediyoruz. Yedi sefer tekrarlanan ve arzın Müslüman merkezi noktasında hüküm süren bu sürekli dönme insanı başka alemlere götürüyor. Nihayet 7. turu (şavtı) tamamlayıp İbrahim Makamı’nın arka noktalarından birinde iki rekat namaz kılıyor ve zemzem musluklarına gidiyoruz.
Doya doya zemzemi yudumladıktan sonra Safa ile Merve arasındaki Say bizi bekliyordu. Niyetle beraber Kâbe’yi selamlayıp başlıyoruz. İki yeşil ışık arasında, “Hervele”, yaparken Hz. Hacer’in anne şefkatiyle nasıl hüzünlendiğini, nasıl kıvrandığını, susuzluktan ölmek üzere olan çocuğuna nasıl imdat aradığını, yedi kere yaşıyoruz. Safa’da ve Merve’de yine izdiham yine heyecan vardı.
Otele ulaşmak istiyoruz. Ancak bu hiç de kolay değil. Mahfilde merdivenlere ulaşmak için yaklaşık 200 saf geçeceksiniz insan yumağı haline gelen merdivenleri inecek binlerce insanı sıyırdıktan sonra otobüs durağına ancak ulaşacaksınız. Yarım saatte bu ameliyeyi gerçekleştirdikten sonra hacıların hücum ettiği bir servis otobüsüne atılıyoruz. 30 santim yere ayağımızı koyuyor ve kapanan kapıyla insanlara kenetlenip paketleniyoruz.

7 Şubat 2004
Bu akşam veda tavafı yapılacağı söylendi. Ama gitmek istemiyorum. Gitmeyeceğim de. Veda etmek bana ağır geldi. Eşyaları toplamak için otelde kaldım. Gidenlerde öfkeyle geri geldi. Hocalardan hiç kimse gitmemişti. Bayram geçeli 3 gün olmasına rağmen hocaların söz verdiği etler gelmedi. Dedikodulara göre etler gelmiş. Hocalar kendilerine yakın olanlara dağıtmış. Dedim ya dedikodu işte...
8 Şubat2004
Veda tavafı yaptık.
9 Şubat 2004
Bugün saat 1330 da yola çıkacağız. Türkiye'ye dönmek üzere..