Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından yapılan yeterlik sınav sonuçları açıklandı.
Binlerce genç yürek bugünü heyecanla bekledi ve murada ermek için genç yüreklerde gürül gürül dualar yol oldu, dillerden göğe ulaştı.
12 Nisanı gece yarısından karşılayanlar, sabahı zor edenler ve öğlene doğru “sabır” duygusunu terke bırakmak üzerinde olanlar en nihayetinde meb.gov.tr üzerinden açıklanan sonuçlara ulaşmış oldu.
Şu an bilmem kaç evde sevinçler dorukta. Şen kahkahalar odalardan sokaklara, telefonlardan telefonlara ulaşırken bu mutluluk yağmurnundan nasibini almak isteyip de yağmursuz bulutlara dönen nice gönüller de ah be nidasıyla dizleri üzerine kapandı.
Belki de gözyaşları pınar oldu, çağıldadı ve sessiz bir çığlık gibi kursaklarda dizildi kaldı.
70 barajından ödün vermeyen Diyanet İşleri Başkanlığı yetkilileri belki bir görevi tamamlamanın verdiği keyifle, ellerinde çay ofis pencerelerinden Ankara’ya bakarken, binlerce umudun son bulmasının umursamazlığı içerisinde gözlerimi kaparım, vazifemi yaparım düşüncesindeki mesai arkadaşlarıyla hasbıhal ediyordur.
Ama ümitlerin faturası kime çıkacak.
Biri oturmuş, hangi akla hizmetle bir 70 baraj sınırını oturtmuş, geriye taviz vermeden imzalamış.
Sonuçlar da açıklandı ya..
Oldu, bitti sanıyor.
Bitmedi.
Vicdanınızın rahat olduğunu söyleyebilirsiniz ama madalyonun öteki yüzü böyle demiyor.
Dinihaberler.com binlerce genç yüreğin, binlerce hizmet aşkı ile yanıp tutuşan genç gönüllerin sesi olarak, elçiye zeval olmaz haberiyle bu sessiz çığlıkların sesi oldu. Barajı düşürelim dedi. Ancak bir yetkili çıkıp da lütfen bir açıklama yapmadı.
Açıklama nezaketsizliği bir kuruma yakışmaz. Ama söz Diyanet olunca bütün tepkilere duyarsız kaldığı gibi buna da ses çıkartmadı.
İnsan isterdi ki bir yetkili çıkıp, kardeşlerim 60 olmaz. Paşa keyfimiz 70 den ödün vermez demeliydi.
Demeliydi de demediler.
Kültürlü ve makam, mevki sahibi insanlar öyle her şeye cevap vermez. Buna da vermediler.
Konumuza gelelim
Üç farklı okulda okumuş insanlara aynı sorularla yapılan Yeterlilik sınavı adil bir düşüncenin eseri değildir.
Yeterlilik sınavlarında öğrenimlerine, okudukları okullara bakılmaksızın lise, yüksekokul ve Üniversite bitirenlerle aynı soruların sorulmasının adalet olduğunu kim söyleyebilir.
İlahiyat Fakültesi mezunu biri ile İmam Hatip Lisesi mezunu kişinin aynı sorularla sınava tabi tutulamayacağının, böyle bir durum olmak zorunda ise de lise, yüksekokul ve üniversite mezunlarına farklı baraj uygulamasının daha adil olması gerektiği konusunda, haktan hukuktan bahseden Diyanet’in buna dikkat etmesi gerekmez miydi?
Aynı sorulara verilen yanıtlardan eğer bir 4 yıllık bir ilahiyat mezunu bu sınavda 70/80 almışsa, öte yandan bir lise mezunu da 60/70 almışsa akla, adalet ve vicdana göre lise mezunu daha başarılıdır. Denilmez mi?
Bu başarı da asla göz ardı da, kulak ardı da, Banane demeye de gelmez.
Bu kararı verenler, 120 kg lık güreşçiyi 60 kg lık güreşçiyle ringe çıkartan kimsesini durumu gibidir. Böyle bir durum spor camiasında düşünülemeyeceği gibi ilkokul mezunu kişiyi de üniversite sınavına kimse sokmaz.
Ama Diyanet bunu yapar. Yaptı da…
Şimdi yol yakınken bu konuda eğri oturup doğru düşünmek lazım. En azından lise mezunları için 60 barajını kabul etmek gerekir.
Yiğitlik budur. Adil olmak budur.
Beddua almadan bu yanlışı yol yakınken düzeltmek gerekir.
Bu arada, bazı ilahiyat mezunları da bu yazı üzerine bas bas bağıracaktır.
Zaten her şey bağırıyorsunuz. Buna da bağırın?
Buna da tepki gösterin. Lise mezunları ile aynı sınava, aynı kulvarda yarışmaya utanarak girdiniz mi, girmediniz mi? Lise mezunu kardeşiniz 70 aldığı yerde siz de 70 almışsanız siz mi daha başarılısınız. Hakkınız mı bu?
Hadi oradan…
Diyecekler ki, lise mezunu da öğretici olacak. Olsun. Bu iş beceri ve bilgiye bakar. Üniversiteli 70/80 almışta daha mı iyi öğretecek. Sorulan sorular ya lise seviyesindeki öğrencilere göredir ( değil tabi ) o zaman üniversite mezunları bedavadan, kolayından sınavı kazanmış olacak.
Ya da..
Sorulan sorular fakülte düzeyindekilere göreydi. Derseniz. Zaten öyleydi. O halde lise mezunlarını neden sınava soktunuz. Neden binlerce insanı heyecan ve şevke getirdiniz. Ümitleriyle oynadınız. Paralarını aldınız. Sabahın bir vakti yollara düşüp, iki üç saatlik yolu geçip, soğuk havada, soğuk sınıflarda sınava soktunuz. Bu genç yüreklerle dalga mı geçtiniz.
Koca koca adamlara yakışmadı.
Sadece fakülte mezunları deseydiniz de, lise mezunları heveslenmeseydi.
Yok, kesinlikle yok. Bu sınavda adalet yok.
60….70….80..oh oh …
Erol Kara - 12.04.2012